Barış Akarsu... Aslında ne Akademi Türkiye adlı yarışmayı izledim, ki Barış Akarsu bu yarışmada birinci olmuştu ve tanınmaya başlamıştı, ne de dizisi Yalancı Yarim'i izledim; yani Barış Akarsu hakkında en ufak bir bilgim bile yoktu, öyle uzun saçlı, sürmeli gözleri olan bir çocuk diyordum, hepsi bu; ama hiç ona antipatiyle yaklaşmadım. Ne zaman ki kaza geçirdi, o zaman Barış Akarsu'dan haberimiz olmaya başladı; bu diziyle yükselmeye başlamıştı Barış, ama beklenmedik bir kaza sonucu arkadaşlarıyla beraber onu kaybettik. Hastanede uzun süre komada kaldı, sevenleri ne çokmuş dedirtti tüm Türkiye'ye. Medyanın bu denli ilgi göstereceğini hiç tahmin edemezdim; hiç tanımadığım bir insanın öğrenmediğim yanı kalmadı şu son 4 günde. Barış gerçekten yakın dostlarının da dediği gibi, sıcak kanlı, iyi, gelecekte iyi bir müzisyen olacağı belli olan, kısacası adam gibi bir adamdı. Ama iyiler çok yaşamaz derler ya, onu da bu genç yaşta kaybettik. Her ölüm erken ölümdür, Barış için de öyle. Oysa yaşasaydı daha yapacağı çok şeyler vardı; bu kadar sevildiğini bilmiyordu eminim, onu hiç tanımayan insanlar bile o ölüm kalım savaşı verirken onun yanında oldular dualarıyla; ben bile onu hiç tanımazken şu son 4 gün onun için gerçekten çok üzüldüm, sanki bir arkadaşımı kaybetmiş gibiyim, o derece etkilendim bu ölümden. Allah ailesine başta olmak üzere sevenlerine sabır versin.
Barış çok iyi bir müzisyendi, yaşasaydı eminim zirveye oynardı kendi alanında, ama olmadı. Medyada çıkan görüntülerini izlerken gerçekten öyle samimi ve içten geldi ki bana,o ,ün, o şöhret onu hiç değiştirmemiş gibiydi, bizden biriydi, öyle burnu havada değildi. Onu gerçekten tanımak isterdim. Medyanın gereğinden fazla yer verdiği bir isim oldu Barış; maalesef bazı kanallar başta Fox ve Star TV olmak üzere onun ölüm haberini öyle bi verdiler ki içim cız etti. 'Bizden Kaçmaz' adlı bir program, kendi logosunu ekrana basıp Barış'ın koma halindeki resimlerini yayınladı ve alttan da 'Barış'ı kaybettik' yazısı geçiverdi. Sanki magazin haberi veriyormuş gibi, Barış birisiyle yakalanmış gibi haber yaptılar bu ölümü. Yazıklar olsun, bundan bile rant sağladılar ya, daha ne denebilir ki. Son günlerde ortaya çıkan, Almanya'dan gelen gurbetçi bir aileyi biliyorsunuz, Barış'ın son vidyo görüntüleri varmış ve bunu medyayla paylaşmış. Sonradan öğreniyoruz ki, eğer doğruysa, bu görüntüleri medyaya para karşılığı vermiş ya da vermeye çalışmış bu şahıslar. Sonra da ekran karşısına geçip Barış için 'ne iyi insandı, ne samimiydi' nutukları attı o isimsiz kadın. Bu kadar mı öldü insanlık Allah aşkına? Zaten medyada bu kadar yer almasına baştan beri bir anlam veremedim, ailesine rahat vermediler, Barış'ın yakın dostu ve rol arkadaşı Merve Sevi'ye dahi aynı açıklamaları yapmaktan gına geldi, hep aynı sorular, sorular... Sevenleri çokmuş, bunu öğrendik, ama onun sırtından bu durumdayken bile çıkar elde etmeye çalışanları gördükçe midem bulandı, insanlığımdan utandım, böyle insanlarla aynı havayı teneffüs etmek zorunda olmama lanet etmek istedim.
Söylenecek çok söz var, ama şu andan sonra artık ne dersek diyelim Barış'ı geri getiremeyiz. Onu tanımayanların bile bu kadar üzülmesini gördükten sonra yakınlarının halini gerçekten düşünemiyorum, Allah sabırlar versin, nur içinde yat, seni unutmayacağız Barış; ama bu medya emin ol seni unutacak, çünkü ölümünden sonra senden alacakları hiçbir şey kalmadı. İşte böyle bir dünyada yaşıyoruz; elveda Barış...