bu işin içinde olan birisi olarak konuşuyorum, firmalar gönderim yöntemini ya da kargo firmaları ile çalışma yöntemlerini değiştirmediği sürece, yani işin içinde bildiğimiz anlamda "kargo" olduğu sürece kesinlikle yapılmaması gerekendir.
şimdi bir depo düşünün. x şirketinin, malları tedarikçilerden alıp müşterilere gönderdiği bir depo. bu depoda çeşitli kargo hatları olur. kargo şirketlerinin araçları bu hatlara yanaşır. daha sonra paketlenmiş ürüner bu kargo araçlarına tıka basa doldurulur. burada kişiler zamanla yarışır. amaç en kısa sürede o aracı doldurup yerine ulaştırmaktır. burada sorun şu ki, o araca yüklenen kutuların içerisinde ne olduğu yükleyen kişilerin umurlarında değildir, zaten yoğunluktan ve rutinlikten dolayı olamaz da. akan banttan gelen ürünler birikmeden tüm ürünleri araca yüklemeleri gerekir. bu nedenle önce büyük kutuları alta yerleştirip, üst kısma nispeten küçük kutuları fırlatırlar. ayrıca büyük kutuları da araca koyarken çok kibar davrandıklarını söyleyemem. kutunun yere konulurkenki son 20-30 santimi serbest düşme şeklinde olur. kimse nazik davranma kaygısında değildir.
dolayısı ile internetten sipariş verdiğiniz elektronik cihazların tedarikçiden e-ticaret firmasının deposuna geldiği sırada, kargoya yüklendiğinde ve kargo sırasında en az 3 defa "düşürüldüğünü" göz önüne almalısınız. bu, kısa vadede olmasa da orta vadede cihazda çeşitli arızalar olmasına neden olur.
bu dediklerimin teyidi için yoğun bir kargo firması şubesine, kargo araçlarının yeni geldiği sabah saatlerinde gidip kısa bir süre gözlemleyebilir ya da aşağıdaki videodan ünlü bir e-ticaret sitesinin deposunda ürünlerin kargoya nasıl yüklendiğini görebilirsiniz (18:10 ve 18:27'de en arkadaki kargo şirketi elemanının kutuyu fırlatışını görebiliriniz)
buradaki problem e-ticaret sitelerinde değil, beraber çalışmak zorunda oldukları kargo şirketlerinin çalışma yöntemlerindedir.