mucize kara tane çörek otu

Kapalı Hesap (221406)
25-02-2012, 12:06   |  #1  
OP Kapalı Hesap
Teşekkür Sayısı: 4
841 mesaj
Kayıt Tarihi:Kayıt: Ağu 2011

ÇÖREK OTU
Latince ismi :   Nigella sativa


Diğer isimler
Roman coriander (Roman kişnişi).
Nutmeg Flower (küçük Hindistan cevizi çiçeği).
Fransızca: Quatre épices. Toute épice: pot çimeni
Almanca:  Schwarzkummel.
 
Kullanılan bölümleri
 tohumları ve otu.
  
  Çörek otu (veya küçük hindistancevizi çiçeği), Asya’ya özgü, bir yıllık ömrü olan küçük bir bitkidir. Sınırlı sayıda olmak üzere Güney Avrupa’da yetiştirilir ve diğer kısımları dünyanın bazı diğer yerlerinde bulunur.
 
  Romalılar arasında, yemeklik olarak çok değerli olduğundan, çörek otunun isimlerinden biride Roman kişnişidir.
 
  Fransızlar, bu bitkinin tohumlarını pişirmek için kullandığı için de quatre épices or toute épice adı altında bilirler. Fransızlar, çörek otunu eskiden biber yerine kullanırlardı.
 
Tanım
 
Bu bitki biraz sert, dimdik, dalları ayrık ve tanelidir. Yapraklarının dipleri gri-yeşil ve çiçeklerin ucu gri-mavi ve gerisi yabansıdır. Tohum damarları dişlidir. Biraz küçük olmasıyla beraber tohumları dolgun ve basıktır. Geneli 3 köşeli olmak üzere iki tarafı yassı ve bombeli bir şekildedir. Siyah veya kahverengi haricinde, beyaz olanın içerisi yağlı ve dayanıklıdır. Hint cevizine benzer hoş, güzel bir kokusu ve keskin baharatlı bir tadı vardır.

Yetiştirme

  Tohum, ilkbaharda, sıcak bir toprak tedarik edilerek ekilir. Tohum ekme aygıtları 38,1cm – 45,75cm arası ayırabilir ve bu bitkiler 25,4cm – 30,48cm olmak üzere ikiye ayrılarak inceltilir. Özel bir bakım gerektirmeksizin, yazın ortasına kadar, tohumlar olgunlaşır. Kolayca dövülür ve temizlenir. Kuruttuktan sonra iyice kuru ve serin yerde saklanır.
 
Birleşim (ecza)
 
  Tohumlarının bileşiminde başlıca, uçucu yağ ve sabit yağ (%1.3 ‘ünde uçucu yağ ve %35’inde sabit yağ) bulunur. Donuk, ayrışık bir glucoside melanthin vardır. İçerisinde seyreltilmiş hidroklorik asit, Melanthigenin ve şeker vardır. Çörek otuna Nigelline adını veren Rochebrune; içerisinde güçlü bir paralysing alkaloid ve toxicol africaine bulmuştur.

Tıbbi etkisi ve kullanımı

  Hindistanda, çörek otu tohumlarını, emmenagogue, canlandırıcı ve diyaforetik *(eczacılıkta ‘fitoterapi’ : terlemeyi arttıran madde) olarak kullanırlardı ve süt salgılamayı arttırdığına inanırlardı. Aynı zamanda çörek otunu, adjuvan, *(eczacılıkta ‘fitoterapi’ : 1. destekleyen, yardım eden 2. bir bitkisel preparatta esas droğun etkisini kuvvetlendiren etki (sinerjik etki) gösteren yardımcı drog), pürgatif, *( peristaltik hareketleri arttırarak bağırsakların boşalmasını sağlayan, güçlü etkiye sahip bir madde) ve tonik ilaçlar olarak kullanırlardı.
 
  Doğu ülkelerde yaygın bir şekilde yemeklerde lezzet verici bir baharat olarak kullanılırdı. Mısırlılarda yaygın olarak ekmeklerinde kullanırlardı ve bereketli bir besi olduğuna inanarak, keke benzer şekerlemelerine çörek otu koyarlardı. Hindistanda, aynı zamanda haşaratlardan uzak tutmak için, çamaşırlarının arasına çörek otu koyarlardı. Ve oranın yerli doktorları, çörek otunu tıbbi olarak, karın gazı giderici, hazımsızlık ve bağırsak hastalıkları tedavisinde kullanırlar. 

Çörek otu 2000 seneden daha uzun bir zamandır Ortadoğu ve Uzakdoğu ülkelerinde doğal bir ilaç olarak kullanılmaktadır. 1959 yılında ed-Dahahnî ve arkadaşları çörek otu yağından Nigellone bileşimi elde etmişlerdi. Çörek otu çekirdekleri içeriği %40 oranda sabit yağ, %1,4 oranında uçucu yağlar, %15 oranında aminoasitler, protein, kalsiyum, demir, sodyum ve potasyumdan meydana gelmiştir. İçeriğindeki en önemli diğer bileşimler ise thymoquinone, dithymoquinone, thymohydroquinone ve thymol’dur. Çörek otunun bağışıklık sistemi üzerindeki etkisi 1986 yılında ABD’de Dr. El-Kadı ve ekibinin araştırmaları sonucu ortaya çıktı. Bu araştırmayı dünyanın çeşitli bölgelerinde bu bitki ile ilgili farklı araştırmalar izledi. Dr. El-Kadı çörek otunun bağışıklık sistemini güçlendirici etkisi olduğunu tespit etti: Yardımcı T-hücreleri ortalama %72 oranında, doğal savaşçı hücrelerin başarı oranı ise %74 oranında artmıştır. Bazı modern çalışmalar da Dr. El-Kadı’nın araştırma sonuçlarını desteklemektedir:

            Medical Immunity Dergisi’nin Ağustos 1995 sayısında, çörek otunun insan vücudunda bulunan lenf hücreleri ve akyuvarlardaki çoklu kök hücrelerin faaliyeti üzerindeki etkisinden söz edilmiştir. Bu derginin Eylül 2000 sayısında laboratuar fareleri üzerinde yapılan deneylerden hareketle çörek otu yağının cytomegalo virüsüne (CMV) karşı koruyucu etkisi olduğundan söz eden bir araştırma yayımlanmıştır. Çörek otu yağı anti virüs olma özelliği bakımından araştırılmış, virüse yakalanılan erken dönemde kazanılan bağışıklık ölçülmüş, katil hücrelerin sınırlandığı görülmüştür.

            Avrupa’da yayınlanan Kanser Dergisi Ekim 1999 sayısında fareler üzerinde yapılan araştırmalarda thymoquinone bileşiminin mide kanserine etki ettiğine dair bir makale yayınlamıştır. Kanser Karşıtı Araştırmalar Dergisi’nin Mayıs 1998’de yayınladığı makalede ise çörek otu özünün kanserli tümörlere karşı etkili olduğundan söz edilmiştir. Medical Ethanol Dergisinin Nisan 2000 sayısında çörek otu çekirdeklerinden elde edilen ethanolün bağışıklık sistemi üzerindeki yüksek tesirlerinden bahsedilmiştir. Tıbbî Bitkiler Dergisi’nin ise Şubat 1995 sayısında çörek otu yağının ve thymoquinone bileşiminin beyaz kan hücreleri üzerindeki etkisi ele alınmıştır. Bu alanda daha birçok araştırma bulunmaktadır

KONUNUN MÛCİZEVÎ YÖNÜ:
Hz. Peygamber çörek otunun her hastalığın ilacı olduğunu haber vermiştir. Şifa sözcüğü tüm hadislerde elif lam takısı olmadan nekre (yalın/belirsiz) olarak kullanılmıştır. Bu durum çörek otunda her hastalık için bir şifa payı bulunduğunu söylemeye imkân vermektedir. Bağışıklık sistemi, her hastalığı yenmek için özel bir silahı bulunan tek ve biricik nizamdır. Bu nizam, doğal bağışıklık sistemini ve hastalığa karşı özel antikorların yapılması ve savaşçı hücrelerin oluşturulması ile kazanılmış bağışıklık sistemini içermektedir.
            Deneysel araştırmalar sonucu çörek otunun bağışıklık sistemini güçlendirdiği ispat edilmiştir. Hepsi lenf hücreleri olan yardımcı hücreler, antikorlar ve savaşçı hücrelerin oranı Dr. El-Kadı’nın araştırmasına göre %75 artmıştır. Süreli ilmî yayınlarda neşredilen pek çok araştırma da bu gerçeği desteklemiştir. Yardımcı lenf hücreleri iyi duruma gelip interferon ve interleukin 1 ve 2 düzeyleri artınca bağışıklık hücreleri de iyi duruma gelir. Çörek otu özünün kanserli hücreler ve bazı virüsler üzerindeki öldürücü etkisi karşısında bu iyilik hali bağışıklık sistemine de yansır. Schistosomiasis hastalığının izleri de ortadan kalkar. Bu durumda çörek otunun her tür hastalığa karşı şifa olduğu kesin olarak söylenir. Çünkü bağışıklık sistemini iyileştirir ve güçlendirir. Bağışıklık sisteminde her hastalığın çaresi bulunmakta olup bu sistem tüm hastalıkların sebepleriyle savaşır, hastalıklara karşı tam veya kısmî şifa sunma gücüne sahiptir.
            Hadis-i şeriflerde böylece ilmî bir hakikat tecelli etmiştir. Bundan on dört asır önce, Allah (c.c) tarafından gönderilen bir peygamber hariç, hiçbir insanın bu gerçekleri bilmesi ve bunlardan söz etmesi mümkün değildi. Şu sözlerin sahibi olan Allah (c.c) doğru söylemiştir:
            “O, kendi hevâsından bir söz söylemez. O’nun söyledikleri kendisine bildirilen bir vahiyden başkası değildir.” (en-Necm, 53/3–4).

        Çörek otunun faydaları bilim adamlarını da şaşırtıyor
        Çörek otu, son iki yıldan bu yana daha önce görmediği kadar bir ilgiyle     karşılaşmıştır. Bu konuda zaman zaman bazı çalışmalar yayınlanmıştı.
                          Ebû Hureyre'nin nakline         göre Hz. Peygamber (s.a.v) "Çörek otunda ölüm hariç her türlü hastalığın         şifası vardır" demiştir (Buhârî, "Tıp", 7; Müslim, "Selam", 88; İbn Mâce,         "Tıp", 6;  Tirmizî, "Tıp", 5). İbn Şihab, bu hadiste geçen "sâmm"         kelimesinin "ölüm" anlamına geldiğini ifade etmektedir.
         
        Çörek otu, son iki yıldan bu yana daha önce görmediği kadar bir ilgiyle         karşılaşmıştır. Bu konuda zaman zaman bazı çalışmalar yayınlanmıştı.         Ancak geçen son iki yıl zarfında güvenilir uluslar arası dergilerde         onlarca ilmî araştırma yayınlandı. Bu araştırmaların büyük bir kısmı         hayvanlar üzerinde yapılmışsa da çörek otunun faydası üzerine gerek         doğuda ve gerekse batıda yayınlanan araştırmaların insanı hayrette         bırakacak sayıda çok olması ve çeşitliliği gerçekten ilgi uyandırmaktadı         r . Hz. Peygamber ( s.a.v) "Size çörek otunu tavsiye ediyorum. Çünkü         onda ölüm hariç her derdin devası bulunmaktadır" buyururken nasıl         uyandırmaz ki! Gerçekten laboratuar araştırmaları, çörek otunun         bağışıklık sistemini güçlendirdiğini ve buna bağlı olarak vücudu tahrip         eden mikroplara ve virüslere karşı gücünü, ayrıca kansere karşı         direncini artırdığını ortaya koymuştur. Bugün A merika'nın en büyük         enstitüsünde Dr. Ahmed el-Kâdî ve Dr. Üsame Kandil ileri safhadaki         kanser ve aids hastalarına bala katılmış çörek otu vermektedirler.


Londra Kings College Üniversitesinde yapılan bir çalışma 1997 yılında         yayınlandı. Yapılan araştırmada çörek otunun iki çeşit yağ ihtiva ettiği         ortaya kondu. Bunlar % 0.45 oranında anti enflamatuar (iltihap önleyen)         özelliğe sahip olan uçucu yağ, diğeri ise % 33 oranında sabit yağdır.
         
        Araştırmacılar çörek otunun uçucu yağının romatizma gibi, eklem         hastalıkları iltihabını hafifletmede etkin olduğunu ortaya koymuşlardır.        
         
        Londra Kings College Üniversitesinde yapılan bir araştırma, çörek otunun         bazı mikropların etkinliğini yavaşlattığını ve iltihap oluşmasını         engelleyici bir özelliğe sahip olduğunu ortaya koymuştur.
         
        Çörek otunun nefes darlığı ve solunum yolları iltihabının tedavisinde         faydalarına işaret eden bir araştırma yapılmıştır. Bir başka araştırmada         çörek otu özünün meme, prostat, cilt kanseri gibi bazı kanser türlerinde         kanser hücrelerinin gelişmesini yavaşlatmayı başardığı ortaya konmuştur.         Bir başka araştırma çörek otunun fagositik (phagocytic) hücrelerinin         candida albicans adındaki bir çeşit mantar türünü yutma gücünü         arttırdığını ortaya koymuştur.
         
        Bu makalede bu alanda yayınlanmış yeni çalışmalardan birkaçına değinmek         istiyoruz.
         
        Çörek Otu Karaciğeri Tahripten Korur
         
        Bilindiği üzere çörek otu yağı, karaciğeri bazı zehirli türlere karşı         koruyucu bir etkiye sahiptir. Çörek otunun halk tarafından karaciğer         hastalıklarında şifalı bitki olarak kullanılmakta olduğunu da         bilmekteyiz.
         
        Bundan dolayı Demmam Kral Faysal Üniversitesinden Dr. el-Ğâmidî, yaptığı         bir çalışmada çörek otu çözeltisinin fareler üzerinde karaciğeri carbon         tetrachloride adındaki zehirli maddeye karşı korumadaki etkisini ortaya         koymuştur.
         
        Bu araştırma 2003 Mayısında Am J. Clin Med Dergisinde yayınlanmıştır.         Yapılan çalışma göstermiştir ki çörek otu çözeltisi, karaciğer üzerine         carbon tetrachloridin zehirli etkisini azaltıcı bir sonuç vermektedir.        
         
        Çörek otu verilen farelerde karaciğer enzim düzeyi daha düşük çıkmıştır.         Bunun yanında karaciğer dokusu üzerine zehirli maddelerin etkisi ise         daha az görülmüştür.
         
        Bir başka araştırma 2003 Eylül'ünde Phytother Res Dergisinde         yayınlanmıştır. Bu makalede araştırmacılar carbon tetrachloride gibi         zehirli maddeler verilen farelerde çörek otu tedavisi neticesinde         karaciğer tahribatının daha az olduğunu ortaya koymuştur.


Çörek Otunun Karaciğer Kanserinden Korumadaki Etkisi
         
        J. Carcinog Dergisinin 2003 sayısında yayınlanan bir çalışmaya göre Sri         Lanka Kelaniya Üniversitesinden uzmanlar diethylnitrosamine vererek         karaciğer kanseri oluşturdukları 60 fare üzerinde araştırma yapmışlardır.         Bu farelerden bir grubuna çörek otundan bir karışım verilirken, diğer         gruba sadece ot verilmiştir. Daha sonra araştırmacılar bu fareleri on         hafta süreyle izlemeye almışlar ve deney farelerinde karaciğer dokusunu         inceledikten sonra kanser etkisinin şiddetinin çörek otu karışımı ile         tedavi edilen farelerde daha az olduğunu ortaya koymuşlardır.         Araştırmacılar buradan bu çeşit maddelerin karaciğeri kanserojen         etkilerden korumada payı olduğu sonucunu çıkarmışlardır.
         
        Çörek Otunun Kolon Kanserinden Korumadaki Etkisi
         
        Acaba insan çörek otu sayesinde kolon kanserinden korunabilir mi? Mısır         Tanta Üniversitesinden araştırmacılar bu soruya cevap vermeye çalışmış         ve araştırmalarını 2003 Şubatında Nutr Cancer Dergisinde         yayınlamışlardır. Araştırmacılar 45 fareye kolon kanserine yol açan         kimyasal madde vermişler, 30 fareye de ağız yoluyla çörek otu yağı         içirmişlerdir. Deneyin yapılmasından on dört hafta sonra çörek otu yağı         verilen farelerde kolon, karaciğer veya böbrek üzerinde herhangi bir         kanserli değişiklik olmadığını görmüşlerdir. Bu da bize çörek otunun         uçucu yağının kolon kanseri oluşumunu engellemedeki gücünü         göstermektedir.


Çörek Otu ve Meme Kanseri
         
        A.B.D Jackson Mississipi Üniversitesinde yapılan ve Bio Med Sci Instrum         Dergisinde 2003 yılında yayınlanan bir çalışmada araştırmacılar çörek         otu özü kullanmanın meme kanseri hücrelerini yavaşlatmadaki etkisini         ortaya koymuşlardır. Bu çalışma bu alanda daha fazla çalışmanın kapısını         aralayacak niteliktedir.
         
        Çörek Otu ve Şeker Hastalığı
         
        2003 Aralığında Tohoku J Exp Med Dergisinde yayınlanan bir çalışmada         Türkiye 100. Yıl Üniversitesinden araştırmacılar şeker hastalığına         yakalattıkları 50 fare üzerinde deney yapmışlardır. Bunu farelere karın         zarından (periton) girerek streptozotocin maddesi vererek yapmışlardır.         Bundan sonra fareler iki gruba ayrılmıştır. Birinci gruba otuz gün süre         ile her gün karın zarından (periton) uçucu çörek otu yağı verilmiştir.         Diğer gruba ise çörek otu yağı içermeyen tuzlu bir sıvı verilmiştir.         Araştırmacılar şeker hastalığına yakalanmış farelerde çörek otu yağının         kanda şeker oranını düşürdüğünü ve insülin miktarını arttırdığını tespit         etmişlerdir. Ayrıca çörek otu yağı insülin salgılanmasından sorumlu         pankreasta beta hücrelerini harekete geçirip, çoğaltmıştır. Bu da çörek         otunun şeker hastalığının tedavisinde yardımcı olabileceğini ortaya         koymaktadır.
         
        Japonya'da yapılıp 2002 Aralığında Ress Vet Sci Dergisinde yayınlanan         bir çalışmada araştırmacılar çörek otu yağının şeker hastalığına         yakalandırılan farelerde insülin salgısını arttırdığını tespit         etmişlerdir. Deney farelerinde çörek otu yağı kanlarında şekerin         düşmesine yol açmıştır.
         
        Dr. Muhammed ed-Dehâhınî'nin 2002 yılında Planta Med Dergisinde bir         araştırması yayınlanmıştır. Doktor bu çalışmasında kan şekerini düşüren         çörek otu yağının etkisinin kanda insülin miktarını arttırarak değil,         aksine pankreas harici bir yoldan sağlamış olabileceğini ileri sürmüştür.         Fakat bu konuda daha çok bilimsel çalışma yapmaya ihtiyaç vardır.
         
        Türkiye'de 100. Yıl Üniversitesinde yapılıp, 2001 yılında yayınlanan bir         araştırmada bu kez Yeni Zelanda tavşanları kobay olarak kullanılmıştır.         Tavşanlar iki gruba ayrıldıktan sonra bir grup şeker hastası yapılmış ve         ağız yoluyla iki ay süreyle günlük olarak çörek otu özü ile tedavi         edilmiştir. Araştırmacılar bu inceleme sonunda çörek otu özüyle tedavi         edilen tavşanlarda kan şekerinin düştüğünü, bunun yanında damar sertliği         oluşumunu azaltmada rolü olan antioksidan maddelerin arttığını tespit         etmişlerdir.
 

Çörek Otu ve Alerjik Hastalıklar
         
        Berlin (Almanya) Charite Üniversitesinde yapılan bir çalışmaya göre         araştırmacılar alerjik hastalıklara yakalanmış 152 hasta üzerinde bir         çalışma yapmışlardır. (Bu hastalarda alerjik burun iltihabı, astım ve         egzama hastalıkları bulunmaktaydı .) Yapılan çalışma Tohoku J Exp Med         Dergisinin 2003 sayısında yayınlanmıştır. Bu alerjik hastalar, çörek otu         yağı ihtiva eden kapsüllerden günlük 40- 80 mg. arası verilerek tedavi         edilmişlerdir.
         
        Hastalardan bu deney süresince özel ölçüm araçlarıyla kendilerindeki         belirtileri kaydetmeleri istenmiştir.
         
        İmmunglobilin- E (IgE) ölçümü gibi laboratuar tetkikleri ile hastaların         akyuvar sayısı, cortizol hormon düzeyi, iyi huylu (HDL) ve kötü huylu (LDL)         kolesterol düzeyleri ölçülmüştür. Yapılan çalışmalar astım veya alerjik         burun iltihabı ya da egzama hastalığına yakalanmış kişilerde         belirtilerin iyiye doğru gittiğini ortaya koymuştur. Bu hastalarda         trigliserid düzeyi hafif miktarda düşmüş, buna karşılık faydalı         kolesterol düzeyi açık biçimde yükselmiştir. Diğer yandan da cortizol         veya lenfositlerde kayda değer bir etki görülmemiştir.
         
        Alman araştırmacılar, yaptıkları deneyden çörek otu yağının alerjik         hastalıklarda ek bir ilaç olarak etkin olduğu sonucunu çıkarmışlardır.        
         
        Çörek Otu ve Nefes Darlığı
         
        Senelerden beri çörek otu ilaçları öksürük ve solunum yolu         hastalıklarında kullanılmaktadı r. Acaba bunun doğru olduğuna bilimsel         ve modern bir delil bulunmakta mıdır?
         
        Riyad Kral Suud Üniversitesinden araştırmacılar çörek otu yağının antı         enflamatuar etkisini kobay olarak kullandıkları Hint domuzunun (Guinea         Pig) nefes borusu (Trachea) üzerinde araştırmışlardır. Araştırma         neticesinde anti enflamatuar etkinin nefes borusu adaleleri üzerinde         gevşetici bir role sahip olduğunu görmüşlerdir. Bir başka ifadeyle çörek         otu yağının anti enflamatuar özelliğinin nefes borusu adalesini         genişlettiği ortaya çıkmıştır. Bu da nefes darlığının tedavisine         yardımcı olmaktadır.
         
        İshal ve Nefes Darlığı Tedavisinde Çörek Otu
         
        Bilindiği üzere çörek otu ishal ve nefes darlığında uzun senelerden beri         kullanılmaktadı r. Dr. Cilani, çörek otu özünün nefes borusunu         genişletici ve adalelerini gevşetici (spasmolytic) etkisini öğrenmek         için laboratuar çalışması yapmıştır.
         
        Yapılan çalışma, çörek otu yağının kalsiyum salgılanmasını engelleyerek         adaleleri gevşetici ve nefes borusunu açıcı bir etkisi olduğunu ortaya         koymuştur. Bu da çörek otunun şifalı bitkiler alanında bilinen etkisini         açıklayan kuralı vermektedir.
         
        Çörek Otu ve Mide Hastalıkları
        
 
        Çörek otunun mide zarını koruyucu etkisi bulunmaktadır. Kahire         Üniversitesinden araştırmacılar midelerinde yara açtıkları fareler         üzerinde deneylerde bulunmuşlar ve denek farelerini, çörek otu yağı veya         (içindeki etkin özellik) anti enflamatuar ile tedavi etmişlerdir.         Yapılan deney, bu iki maddenin mide zarını tahriş edici etkenlerden veya         mideye zararlı yaralardan koruduğunu açıkça ortaya koymaktadır.
         
        İskenderiye Üniversitesinde görevli ve çörek otu alanında uluslararası         üne sahip büyük uzman Dr. Muhammed ed-Dahâhınî bu konuda bir çalışma         yapmıştır. Dahâhınî, fareler üzerinde yaptığı çalışmada çörek otunun         alkolün sebep olduğu tahrişlerden mide zarını koruyucu etkisini         incelemiştir. Bu araştırma neticesinde çörek otu yağının alkolün sebep         olduğu mide tahrişlerine karşı etkin koruyucu bir tesiri olduğunu ortaya         koymuştur.


Çörek Otu ve Böbrek Hastalıkları
         
        Ezher Üniversitesinden araştırmacılar çörek otundaki anti anti         enflamatuar özelliğin böbrek rahatsızlığına olan etkisi üzerine bir         çalışma yapmışlardır. Doxorubicin maddesi vasıtasıyla fareler üzerinde         yapılan çalışmada anti enflamatuar (çörek otundaki etkin özellik) idrar         yoluyla protein ve albümin atımını yavaşlattığı tespit edilmiştir.         Ayrıca çörek otunun böbrekte meydana gelen olumsuz etkileri yavaşlatan         anti oksidan madde içerdiği görülmüştür. Bu da anti enflamatuar         özelliğin böbreği hasta olmaktan koruyan bir rolünün olabileceğini         göstermektedir.
         
        Çörek Otunun Kalp Ve Damarları Koruyucu Etkisi
        
 
        Bilindiği üzere kanda bulunan homocysteine maddesinin yüksekliği kalp,         beyin ve periferik damarlarda genişleme meydana getirmektedir. Bilginler         hastaya vitamin (folikasit, vitamin B 6, vitamin B 12) verilmesinin         kandaki homocysteine düzeyini düşürdüğünü göstermiştir. Buradan         hareketle araştırmacılar, Kral Suud Üniversitesinde (Suudi Arabistan)         çörek otunun kandaki homocysteine düzeyine olan etkisini incelemişlerdir.         Yapılan bu çalışma 2004 ocağında Int J Cardiol Dergisinde yayınlanmıştır.        
         
        Araştırmacılar bir hafta boyunca otuz dakika süreyle bir grup fareye         çörek otunda bulunan anti enflamatuardan 100 mg. vermişlerdir. Bunun         neticesinde anti enflamatuar özelliğin kanda homocysteine maddesinin         yükselmesine karşı etkili olduğunu tespit etmişlerdir. (Doğal olarak         farelere bu deneyden önce homocysteine maddesinin düzeyini yükseltecek         ilaç verilmiştir.)
         
        Homocysteine maddesinin kandaki yüksekliği trigliserit, kolesterol ve         vücuda zararlı oksidan maddelerin düzeyinin yükselmesine yol açmaktadır.         Araştırmacılar çörek otu özünün homocysteine düzeyinin yüksekliğine         eşlik eden zararlı maddelerin azalmasına yol açtığını görmüşlerdir. Bu,         çörek otu yağının homocysteine düzeyinin yüksekliği ile ona eşlik eden         kan yağlarının yükselmesi neticesinde meydana çıkan zararlı etkilerden         kalbi ve damarları korumasının mümkün olduğu anlamına gelmektedir. Hiç         kuşkusuz bu alanda daha fazla araştırma yapmaya ihtiyaç vardır.

Çörek Otunun Antioksidan Oluşu
         
        J Vet Med Clin Med Dergisinin 2003 Haziran sayısında bir araştırma         yayınlandı. Bu çalışmayı yürüten doktorlar carbon tetra celoride verilen         farelerde çörek otunun antioksidan olarak etkilerini tespit etmek için         bir deney yaptılar. Bu deney 60 fare üzerinde gerçekleştirildi ve birçok         fareye karın zarından (periton) girerek çörek otu yağı verildi. Bu deney         45 gün sürdürüldü. Deney neticesinde araştırmacılar çörek otu yağının         lipid peroxidation düzeyini düşürdüğünü, buna karşılık antioksidan         maddeleri arttığını tespit ettiler. Bilindiği üzere antioksidan maddeler,         vücudu birçok dokuda tahribat oluşturan ve damar sertliği, kanser,         bunama ve benzeri birçok hastalığa yol açan serbest radikallerin         etkisinden korumaktadır.
         
        Drug Chem Toxicol Dergisinin 2003 mayısında yayınlanan bir başka         araştırma çörek otu yağında antioksidan maddenin bulunduğunu ortaya         koydu.
         
         
        Çörek Otu ve Kolesterol
         
        Kazablanka (Fas) Kral II. Hasan Üniversitesinden araştırmacılar çörek         otunun farelerde kolesterol ve kan şekeri düzeyine olan etkisini         araştırdılar. Bu çalışmada farelere on iki hafta boyunca 1 mg. çörek otu         yağı verildi. Yapılan deneyin sonunda farelerin kanında kolesterolün %         15, trigliseritin % 22, kan şekerinin % 16.5 azaldığı, buna karşılık         hemoglobin miktarının % 17.5 arttığı görüldü.
         
        Bu da bize çörek otu yağının insanlarda kolesterol ve kan şekeri         düzeyini düşürmekte etkin olabileceği izlenimini vermektedir. Fakat bu         konuda insan denekler üzerinde daha fazla laboratuar çalışması yapmaya         ihtiyaç vardır.
         
        Dr. Muhammed Dahâhınî'nin 2000 Eylül'ünde bir Alman dergisinde         yayınlanan çalışması, çörek otu yağının farelerde kolesterol ve         trigliserit düzeyini düşürdüğünü ortaya koydu.
         
        Çörek Otu ve Tansiyon Yüksekliği
         
        Kazablanka (Fas) Therapi Dergisinin 2000 sayısında yayınlanan bir         çalışmada araştırmacılar günlük olarak 0.6 mg. alınacak çörek otu özünün         idrar söktürdüğünü ve tansiyonu düşürdüğünü tespit ettiler. Çörek otu         özü ile tedavi edilen farelerde tansiyon yüksekliği ortalama olarak % 22         oranında düşerken nidilat hapı verilerek tedavi edilen farelerde % 18         oranında düştüğü görüldü. (Nidilat, tansiyon düşürücü etkisi bilinen         meşhur bir haptır.) Çörek otu ile tedavi edilen farelerde idrar miktarı         artmıştır.
         
        Çörek Otu ve Romatizma
         
        Ağa Han Üniversitesinden (Pakistan) araştırmacılar, Phytother Dergisinin         2003 Eylül sayısında yayınlanan bir çalışmalarında aşağıdaki soruyu         gündeme getirdiler: Romatizma hastalığına yakalanmış olan kimselerde         mafsal iltihabının hafifletilmesinde çörek otu ne gibi bir rol         oynamaktadır? Doktorlar tarafından bilinen vücutta fagostik hücrelerin         (macrophages) ürettiği bir madde olduğu ve bu maddenin nitric oxsid         adını aldığı bilinmektedir. Bu madde iltihap olayında arabulucu bir rol         oynamaktadır. Araştırmacılar çörek otu özünün nitric oxsid üretimini         yavaşlattığını tespit etmişlerdir. Belki bu, çörek otunun eklem         iltihaplarını hafifletmedeki rolünü açıklayabilir.
         
        Demmam Kral Faysal Üniversitesinden Dr. el-Ğâmidî'nin J Ethno Pharmacol         Dergisinin 2001 sayısında yayınlanan bir araştırmasına göre çörek otunun         eklem iltihaplarına karşı yatıştırıcı bir etkisi bulunmaktadır. Bu         özellik çörek otunun bu etki mekanizmasını anlamak için daha fazla         çalışma yapılmasına kapıyı aralayacaktır.
         
        Çörek Otunun Kanı Sulandırması
         
        Demmam Kral Faysal Üniversitesinde (Suudi Arabistan) fareler üzerinde         yapılan bir çalışma çörek otu yağının pıhtılaşma faktörlerine karşı         etkisini ortaya koymuştur. Denek fareler çörek otu yağı ihtiva eden unla         beslenmiştir. Araştırmacılar normal unla besledikleri farelerle bu         fareleri mukayese etmişlerdir. Ortaya çıkan sonuç pıhtılaşma         faktörlerinde bazı değişikliklerin görüldüğüdür. Farelerin kanında         fibrinojen maddesinin yükseldiği görülmüştür ve prothrombin zamanı         uzamıştır. Bu da bize çörek otu yağı kullanarak farelerde kanı         pıhtılaştıran faktörde değişiklikler meydana getirme imkanı olduğunu         göstermektedir. Ancak bu konuda da insanlar üzerinde deney yapılmasına         ihtiyaç vardır.
         
        Çörek Otu ve Mikroplar
         
        Kahire Üniversitesinden Dr. Mürsî Acta Microbiol Pol Dergisinin 2000         sayısında yayınlanan bir araştırmasında çörek otunun mikroplara olan         etkisini incelemiştir. Doktor, gram pozitif boyadan 16, gram negatif         boyadan 6 çeşit üzerinde incelemede bulunmuştur. Bunun neticesinde bazı         mikrop türlerinin çörek otu özüne karşı olumlu cevap verdiği ortaya         çıkmıştır. 
         
        Çörek Otu ve Mantarlar
         
        Ağa Han Üniversitesinde (Pakistan) yapılan bir çalışma Phytother Res         Dergisinin 2003 Şubat sayısında yayınlanmıştır. Bu çalışmada         kandidiyasiz (candıda albıcans) hastalığına yakalandırılan fareler çörek         otu özüyle tedavi edilmiştir. Araştırmacılar candida albicans         mantarlarının gelişiminde çok büyük oranda gerileme olduğunu         görmüşlerdir. Dr. Ağa Han araştırmasının sonunda şöyle demiştir: "Bu         çalışmanın neticesi, çörek otunun mantarların tedavisinde faal olduğunu  ortaya koymaktadır."
         
        Yapılan bu çalışmalar, Hz. Peygamberin (s.a.v) getirdiklerine dair         modern incelemelerin sadece bir kısmıdır.

alın edilen kaynak        

Son Düzenleme: Kapalı Hesap (221406) ~ 25 Şubat 2012 12:08
viking20
25-02-2012, 12:49   |  #2  
viking20 avatarı
Yıllanmış Üye
Teşekkür Sayısı: 141
7,681 mesaj
Kayıt Tarihi:Kayıt: May 2006

Kansere karşı etkili olduğı söyleniyor.Salatalara,çorbalara,hamur işlerine,... hiç değilse bir kaşık katın deniliyor.

Son Düzenleme: viking20 ~ 25 Şubat 2012 12:54