eğitimsiz ve ahlaki* erdemlerden yoksun kişilerin sayısının çok fazla olması. düşünün, çoğunun ahlaktan anladığı "kızların" sevişmiş olup olmadığına dayalı çarpık namus anlayışı. yoksa hırsızlık, yolsuzluk, adam kayırma gibi öğeler yaşamın vazgeçilmez öğeleri.
çoğunluğunun kendinden olmayana yaşam hakkı tanımaması. hoşgörü gibi kılıfların sesini soluğunu çıkarmadan onların yaşantısına etki etmeyen insanları linç etmemeleri temeline dayanması.
insanının olaylar karşısında nesnel düşünme becerisine sahip olmaması ve gün geçtikçe düşünme becerisini de kaybetmesi.
çıkarcı olması ve kişisel çıkarları için gücü yettiğince başka hiç kimseyi tanımaması. aziz nesin'in deyimiyle " hemen herkesin içinde bir zübük yaşaması"
tembel olması. avrupa milletlerinin işçisinin, köylüsünün çalıştığının 10'da 1'i oranında veya veriminde çalışması. hayatında inovasyonun i'sinin bulunmuyor olması. her şeyi 20 sene önce nasılsa öyle yapmaya çalışması ve bu nedenle tecrübe dediğinin 20 yıldan değil, 20 tane 1 yıldan oluşması.
dini öğelere atıfta bulunarak her zaman haklı çıkacağını zannetmesi. ve söylediklerine karşı çıkanı zübük'ün belediye başkanını düşürdüğü duruma düşürme çabası. bu nitelik özellikle bu kesime hitap eden politikacılarda çok görülür. adam hırsızlığın hasını yapar, hala daha çıkar elemdülillah müslümanız der aynı zübük'te olduğu gibi