şimdi gelip onlarca kişi "misafirperverliğimiz", "hayırseverliğimiz, o, bu, şu diye tane tane anlatacak. peki siz bugüne kadar misafirperverliğinizin bir işe yaradığını gördünüz mü? ya da hayırseverliliğinizin? insan canlısı oluşunuz hayatta size ne gibi kazançlar sağladı mesela? tanımadığınız biriyle hızlıca samimi oluşunuz size ne kattı?
insana hürmetiniz, yaşlılara saygınız olması gerekenden farklı neyi etkiledi hayatınızda? bırakınız arkadaşlar böyle şeyleri. bunlar bize fayda sağlayacak şeyler değil. misafirperver olursunuz, keriz derler. hayırsever olursunuz, enayi derler. yaşlılara ömür boyu saygı gösterirsiniz, örneğin otobüste çok yorgun olduğunuz bir gün yer vermezsiniz, hayırsız derler. böyle soyut kavramlar hiçbir şey katmadı bugüne kadar bize, katmayacak da.
belli bir zamana kadar toplumu bir arada tutan şeyler bunlardı ama toplum kökünden sarsıldı, ahlak yapısı çöktü. hal böyle olunca bu mevhumların pek bir faydası yok.
eğitimli olmak lazım, kültürlü olmak lazım, saygılı olmak lazım (herkese karşı), sevgi dolu olmak lazım (herkese ve her şeye karşı), birey olmak lazım. herkesin hür bir iradesinin olması lazım. adil olmak lazım. bir şeyin fanatiği değil o şeyin akıl mantık çerçevesinde destekçisi olmak lazım. gelişime ve yeniliğe sürekli açık olmak lazım. insan olmak lazım. ve bunların parça parça değil bir arada olması lazım.
bunların hepsi batıda var mı? yok tabi. olan yerler yok mu? var tabi. böyle insanlar ülkemizde yok mu? var tabi. ama bunlar hep birlikte atatürk'ün işaret ettiği muasır medeniyet seviyesinin üstünü oluşturuyor.
ülkemizin batıdan ileri olduğu en önemli konu tuvalet konusudur.
o çeşme ki ne güzel çeşmedir, o çeşmeyi bulan usta ne güzel ustadır.