WWW'dan GGG'ye
Son günlerde yazılı ve görsel basında 3G’den sıkça geçmektedir. TV de Vestel şirketinin bir yetkilisi bilgisayarlarındaki donanımı GGG’ye göre düzenledikleri gibi bir beyanat verdi. Bir iletişim sistemi olduğu ilan edilen 3G nedir? Söylenenlere göre, sistemin teknik alt yapısı tamamlandıktan sonra, tüm internet erişimleri ve iletişim sistemimiz bu yeni teknolojiye bağlanmış olacaktır. Bu makalede, GGG siteminin ne olduğu, nereden çıktığı ve ne gibi değişimler meydan getireceği anlatılacaktır…
Teknolojideki tüm yenilikler fizik, kimya, biyoloji deki buluşlara dayandırılarak gerçekleştirilir. Örneğin tranzistörlerin keşfi toplum yaşamının tüm katmanında inanılmaz değişimlere sahne olmuştur. Dünya küçülmüş, küreselleşme siyaset ve ekonomi sahnesinde boy göstermiştir. Yazılı kültürü dijital kültüre dönüşmeye başlamış.Günümüzde yaygın olarak kullanılan WWW(World Wide Wep) erişim sistemi bulunmuş,sosyal,ekonomik,siyasi yaşam kendisini bu sisteme göre tanzim etmiş, işler birden bire kolaylaşıvermiştir. GGG veya 3G, WWW yerini alacak ve günlük yaşantımız,aklımızın alamayacağı boyutlarda etkileyecektir. GGG’yi anlamak için WWW’nın nasıl meydana getirildiğinin çok kısa bir öyküsünü dinlemek gerekir…
2008 de CERN (European Organization for Nuclear research) Cenevre yakınlarında Avrupa ülkelerinin ortak girişimleri ile kurulan bir nükleer araştırma merkezidir; Avrupa bilim ve teknolojisinin amiral gemisidir. Bu merkezde 2008 de tüm zamanların en pahalı(5-6 milyar dolar.Gerçekten çok büyük para) ve en iddialı fizik deneyi gerçekleştirilecektir. Büyük Proton Hızlandırıcısında (LHC=Large Hadron Collider) ışık hızına yakın hızlarda hareket eden protonlar alın alına çarpıştırılacaktır. Evren plazma fazını sürerken ışık kümesi içinde yoğunlaşan nötron ve protonların böylesine yüksek hızlarda alın alına çarpışarak tekrar kendisini meydana getiren parçacıklara ve ışık enerjisine dönüştüğü düşünülmektedir. Dolayısıyla deneyi, büyük patlamanın, yani yaradılışın, çok çok küçük bir bölümünün tekrarı olarak kabul etmek mümkündür. Çapı bir metrenin katrilyonda biri kadar küçük olan protonlar 7 TeV gibi inanılmaz hızlara yükseltip alın alına çarpıştıracak teknolojiyi geliştirmek, insan aklının ve yeteneğinin bu günkü sınırlarını belirler. Böyle bir teknolojik hassasiyet ve kalite yalnız proton-proton çarpışması ile sınırlı kalmayıp diğer teknolojileri de etkisi altına alacaktır. Bu hızda hareket eden protonların enerjisi durgun kütle enerjisinin tam 14.000 katıdır.
CERN’ de daha düşük enerjilerdeki çarpışmalara ait bilgileri elektronik ortamda işlemek için tasarlanmış algoritmalar, bugün WWW (World Wide Web) olarak bilinen erişim sistemini meydana getirmiştir.Bu önemli bilgi işlem sistemi CERN araştırmacılarından Tım Barners ve Lee tarafından geliştirilmiştir. Bilgi teknolojileri için önemli bir aşama olan WWW erişim sistemi, yukarıda boyutlarını kabaca açıkladığımız LHC deneyleri sonucu elde edilen bilginin işlenmesi aşamasında çok ciddi değişimlere uğrayacaktır. Çarpışma sonucu elde edilen bulguların anlamlı dijital bilgiler üreten merkezlere,ışık hızına yakın hızlarda yöneltilmesi yeni bir bilgi şebekesini ortaya çıkaracaktır DATA GRİD olarak bilinen bu proje, CERN ile birlikte Avrupa Birliği’nin diğer bilgi teknolojilerindeki uzman kuruluşlarınca yürütülmektedir. Büyük bir olasılıkla 2008 den sonra WWW yerini GGG erişim sistemine bırakacaktır.
2008 yı1ında gerçekleştirilmesi tasarlanan proton-proton çarpışmalarını sonuçlarını saptayacak dev detektörlerde senede ortalama 10 milyon Gigabyte bilgi birikecektir. Bu 20 milyon CD-ROM’un içerdiği bilgiye denktir. Böylesine kapsamlı bir bilgi selinin analizi bugün mevcut hesap gücünün çok üstündedir. Gelişmiş ülkelerde 10000 kadar bilim insanı, bu olağanüstü bilgi okyanusunun içerdiği doğa gizemlerini ortaya çıkaracak anlamlı bilgiler elde etmenin yöntemi üzerinde çalışmaktadırlar. Dayandırılan strateji, yüzlerce üniversite ve araştırma kurumundaki 10 binlerce bilgisayar ve belleği iletişim teknolojileri kullanarak koordineli bir şekilde yönetmektir. Bu amaca yönelik olarak CERN bünyesinde bir açık laboratuar kurulmuştur. Enterasys, Networks, Intel ve KPNQ West gibi enformasyon teknolojisinin dev şirketleri ciddi fonlar ayırarak CERN ile işbirliği halinde Data Grid projesi için çalışmaktadırlar. Projesi amacı GGG erişim sistemini oluşturmaktır. GGG gerçekleştiğinde meterolojistler daha güvenli tahminler yapabilecek, kısa zaman aralıkları için dahi olsa atmosferik olayların belli bir boyutta kontrol altına alabilmenin koşulları bulunabilecek, tıp araştırmaları daha derinlere inebilecek, biyoteknolojide ise yeni ufuklar açılacaktır.
CERN’de yerin 100 metre altına kazılmış 27 km uzunluğundaki dairesel tünel, şimdiye kadar hiçbir hızlandırıcıda ulaşılamamış bu çok yüksek enerjiye ulaşmak için kullanılacaktır. Enerjisi 7 TeV olan proton demetini çevresi 27 km. olan dairesel yörüngede tutacak manyetik alan şiddetine,şimdiye kadar hiçbir hızlandırıcıda ulaşılamamıştır. Hava yastıkları üzerinde adeta uçan,çok hızlı trenlerde bile, böylesine yüksek bir manyetik alan şiddeti yoktur. Dolayısıyla LHC (Büyük Proton Hızlandırıcı) yalnız bilimsel açıdan değil, teknoloji ve mühendislik açısından da hassasiyet ve kalitenin doruk noktasıdır.
Hızlandırılmış proton demetini bükerek dairesel yörüngede hareket etmeye zorlayan manyetik alan,süper iletken kablolardan yapılmış elektromıknatıslar kullanılarak elde edilecektir. Yukarıda belirttiğimiz gibi, 7 TeV(ev=elektron bir elektronun bir voltluk gerilim altında kazandığı kinetik enerjidir. TeV ise bunun trilyon katıdır.) volt enerjisine sahip protonları, ancak 8,3 Tesla şiddetinde bir manyetik alan dairesel yörüngede tutabilir; bu yerküre manyetik alanının 100.000 katına denktir. Böylesine yüksek manyetik alan şiddeti ancak 12.000 amperlik elektrik akımı ile sağlanır. Herhangi bir iletkenden 12.000 amperlik akım geçirmek kolay değildir. Bu şiddette bir akım, ancak süper iletken kabloların -271 santigrat sıcaklıktaki sıvı helyum banyolar içine yerleştirilmesi ile elde edilir. Görüldüğü gibi, LHC deneyleri yüksek gerilim mühendisliği düşük sıcaklıklar ve malzeme bilimlerinde çok ciddi ilerlemelere ve yeni know-how’ların elde edilmelerine neden olacaktır.
LHC’ de hızlandırılmış proton demetini bir ipe dizilmiş tespih tanelerine benzetmek mümkündür. Işık hızına yakın hızlarda hareket eden protonlar saniyede 800 milyon kere çarpışacaklardır. Çarpışmadan sadece milyonda biri deneyin ilgilendiği bilgileri verecektir. Bu sıra dışı bilgi yayılma hızını kontrol ederek çarpışma sonrası elde edilen fotoğrafı,dijital bilgiye, yani anlamlı bilgiye GGG dönüştürecektir. Şimdi bilgisayarınızın başında WWW erişim sistemini kullanıyorsunuz. Bunun GGG’ye dönüştüğünü farz etseniz bilgiye erişim hızınızı aklınız alamaz.Binlerce CD-ROM ‘a yüklü bilgileri saniye mertebsinde bir zaman aralığında analiz edebilirsiniz. Tüm yazılım,yani software, bambaşka bir şekil alacaktır. Sadece Dünyayı değil tüm bir evreni yeterli yazılımınız varsa ekranınıza taşıyabileceksiniz. Olacakları hayal dahi edemiyorum.
(Alıntı)