Arkadaşlar bildiğiniz gibi bilgisayar ve hatta elektronik teknolojisinin temelini açık ve kapalı devreler oluşturuyor. (1 ve 0'lar yani). Hep merak etmişimdir; bunun dışında olacak şekilde bambaşka bir temel üzerine kurulacak bir elektronik ve dolayısıyla bilgisayar teknolojisi oluşturulamaz mı? Yani bu 1-0 lara mahkum muyuz? Dünyada bu konuyla ilgili bir çalışma yapılıyor mu? Yoksa bu yapısal devrim düşü kendimce oluşturduğum bir ütopyadan mı ibaret? Yorumlarınızı merakla bekliyorum. Kendinize iyi bakın...
Yeni bir temel oluşturulabilir mi?
Bu başlık kilitlidir. Yeni mesajlar gönderilemez veya mevcut mesajlar düzenlenemez.1 ve 0 ların açılımı
1-2-4-8-16-32-64-128-256-512-1024 gibi devam eder yani ütopya zaten cok karısık ama buna mahkumuz cünkü bir cizginin sadece altı yada üstü vardır.
karışık olduğunu söylediğinİZ şey gerçeğin kendisi yani ütopya değil. ütopya ulaşılması hedeflenen bir vizyondur. 1-0 lar bizim gerçeğimiz. ben yalnızca bir beyin fırtınası yaratabilir miyiz diye düşünmüştüm.
Bence dünyanın yapısı ve felsefede de 1 ve 0 lar var.1 varlığı betimliyor 0 ise yokluğu en basit anlatımla.Daha doğru bir açıklamayla doğru-yanlış,siyah-beyaz,güzel-çirkin,kuzey-güney,açık-kapalı gibi zıtlık ilişkisi mevcut.Yani her nesnenin ve her olgunun bir zıttı var.(Kadın-erkek gibi:))
Matematik her yerde her şeyin içinde.Örneğin bir elektrik devresini kapattığın zaman işığa kavuşursun açtığın zaman elektrik söner.İntelin geliştiricilerinden bir adam (ismini hatırlamıyorum)bir süre sonra silikon devreler çağı sona erecek; çünkü silikon içerisine konulabilecek devre yada entegre sayısının sonuna geliniyor.Artık camın üzerinden veri göndermeye çalışıcaz demişti.Her şey değişebilir zaman,mekan,atom,hücre; ama ikilem asla değişmez.
Varlık ya da yokluk ya da karşıtlık değişmez bir bütün galiba.Yani her şey 1 ve 0 ın türevi gibi görünüyor.Unutmayalım ilk insanlar olarak tabir edilen adem ve havvada 2 kişiydiler yani 1 ve 0.
İşin paradoksu nerde biliyormusunuz arkadaşlar konuyu açan arkadaş sadece yer işgal etmek için açmış sanırım.Dönüp yazılanlara bakmak da nesi! bir atasporu olsa gerek
safri yazını günlerce önce okudum teessüf ederrim. ama başka fikirler de gelir mi diye bekledim. yaklaşımını değerlendirmek ya da eleştirmek gibi bir niyetim yok. bir ütopya konusunda gerçek bir eleştri yapılamaz, yaklaşımın çok güzel. konuyla ilgilendiğin için teşekkür ederim. en azından bir fikrin var ne mutlu sana. görüyorsun ki farklı bir konuda fikir belirtemiyor insanlar. ben bu konuda fikir belirtmek dışında buna benzer düşler duymak isterdim yeni konularda. çünkü insanlık hep önce hayal etti sonra yaptı.
bu doğru. ama kimbilir daha neler değişecek. 128 bit hatta 256 bit sistem mimarilerini hayal edin. bilgisayar teknolojisi -bilmem farkında mısınız- emekleme safhasında bile değil. sürünüyor. bundan 100 yıl sonrasının bilgisayarlarını görmek isterdim. 40 yıl önce bir bina dolusu transistörle çalışan bilgisayarların o devasa transistörlerinden 49 milyon adetcik sığıyor şimdiki mikroişlemcilere. geleceği düşünmek beni heyecanlandırıyor açıkçası.
ne olursa olsun ilk önce hep 1 ve 0 ları kullancaz.
"olmak yada olmamak işte bütün mesele bu ! "
0 ve 1 ler değişirmi değişir ama yine aynı bir kavram oluşturacaklardır açık-kapalı , siyah-beyaz gibi iki zıt kavram oluşturulması gerek. Bunların birleşmesi ile değişik bileşimler oluşuyor değişik manalar oluşturuluyor. Aslında zıtlık heryerde var bu konu genişletilip daha farklı yerlerede çekilebilir onun için bende bu kadarından bahsetmek istiyorum...
İyi çalışmalar...
Arkadaşlar konu biraz "uçacak" ama bende bir bilgimi anlatmak isterim.
Okuyanlar bilirlerme ancak almanyada 18 ve 19. yüzyıllarda yaşamış ünlü bir tarih filozofu vardır.
Adı Hegeldr. Ayrıca Marxın fikir babasıda denir.
Küçük bir not olarak eklemek istedim: Onun bulduğu "diyalektik" yöntemde tamamen budur.
İnsanlıkda olacak herşeyin her zaman bir zıttının olacağını söylemiştir. Ayrıca bu "gerilim"( Spannung) in aşılması içinde bu ikisinin kullanılması gerektiğinin zorunlu olduğunu söylemiştin.
Nasıl eski yunan filozoflarında bazıları maddenin "aktığına" bazıları ise hep kalıcı olduğuna inanyıro idiyse bunu başka bir filozof ( herakleitos) orta bir yol bularak düzeltmiş ve her iki yönünde kalıcı olanlarını almıştır.
Gerçi bunu elektronik devreyle ne alakası var kardeşim diye bilirsiniz ancak karşıtlık konusuna girince söyleyeyim dedim...