5 binden fazla yüzücü Boğaz'da kulaç atacak!

CHIP Online
05-07-2013, 12:15   |  #1  
CHIP Online avatarı
OP www.chip.com.tr
Teşekkür Sayısı: 26
36,771 mesaj
Kayıt Tarihi:Kayıt: Oca 2004

Samsung'un 9 yıldır sponsorluğunu sürdürdüğü önemli yüzme organizasyonu, bu tarihte yapılacak!

Okumak için: https://www.chip.com.tr/haber/5-b ... c-atacak_41319.html

Spora, olimpizm ruhuna ve olimpiyat oyunlarına her platformda destek vermeyi sürdüren Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi (TMOK) önderliğinde ve Samsung'un ana sponsorluğunda 25. Boğaziçi Kıtalararası Yarışları gerçekleştiriliyor. 47 ülkeden, 1532 sporcuyu ağırlayacak yarışlar; 7 Temmuz Pazar günü düzenlenecek.


Samsung Electronics Türkiye Kurumsal Pazarlama Direktörü Can Emci Boğaziçi Kıtalararası Yarışları'na destekleri konusunda yaptığı açıklamada; "Samsung olarak, sporun toplum içinde hak ettiği değere sahip olması ve spor ruhunun toplumun geneli tarafından benimsenmesi amacıyla; faaliyet gösterdiğimiz ülkelerde sportif aktiviteleri desteklemeye önem veriyoruz. Bu yıl 25. yaşını kutlayan Kıtalararası Boğaziçi Yarışları, dünyanın ilk ve tek kıtalararası düzenlenen yüzme yarışı olmasının yanı sıra, İstanbul'un incisi Boğaz'ın atmosferi ile birleşerek yüzücüler için benzersiz bir deneyim sunuyor. 47 ülkeden, bin 532 yüzücünün bir araya geldiği yarışlara, 9 yıldır desteğimizi sürdürüyoruz. Mavi ile yeşilin dokularının iç içe geçtiği ve hem izleyiciler, hem de yüzücüler açısından unutulmayacak manzaralara sahne olan bu deneyime katkı sağlamaktan mutluluk duyuyoruz" dedi.

Boğaziçi Kıtalararası Yarışları'nın 7 Temmuz Pazar günü, saat 09:30'da Kanlıca'dan start alacak ve Kuruçeşme Cemil Topuzlu Parkı'nda son bulacak. Yarışlar Cemil Topuzlu Parkı'nda bulunan seyirci alanlarından izlenebilecek.


İzleyiciler yarışın varış noktası olan Kuruçeşme Cemil Topuzlu Parkı'nda keyifli bir gün geçirebilir, yüzme yarışlarının yanı sıra kano ve kürek yarışlarını izleyebilir, gün boyu çekecekleri fotoğraflarla etkinlik kapsamında düzenlenen fotoğraf yarışmasına katılarak Samsung NX300 kazanma şansını yakalayabilirler. Fotoğraf yarışmasıyla ilgili detaylı bilgiye http://www.bogazici.cc/katilim-bilgisi/fotograf-yarismasi adresi üzerinden erişmek mümkün.

Tüm Konu: 5 binden fazla yüzücü Boğaz'da kulaç atacak!

Kaynak: www.chip.com.tr

jupiter65
05-07-2013, 16:45   |  #2  
jupiter65 avatarı
Yıllanmış Üye
Teşekkür Sayısı: 23
1,169 mesaj
Kayıt Tarihi:Kayıt: Eki 2008

Ben 8 kere bu organizasyona katıldım. Önceki senelerde amatör sporcular ağırlıktaydı. Şimdilerde, profesyonel düzeyinde yüzücüler gelmeye başladı. Özellikle yabancı kolejlerin yüzücü takımlarından oluşan ilk üçe girenleri gönderiyorlar. Bunu yüzme klüpleri de yapıyor. Amaç ilk üçe girip kendi klüp reklamını yapmak. Katılımcıların %70 i genç sporculardan. Neredeyse günde 4 saat (yaz / kış) idman yapıyorlar. Amatörlerin hiçbir şansı yok. Yabancılar da lisanslı yüzücüleri gönderiyorlar. Her isteyen de bu yarışa giremiyor. Önce belirli bir gün tüm yarışmacı adaylarını, sıkı bir hakem elemesi bekliyor. Olimpik havuzda birkaç tur atıyorsun. Stilini beğenmezlerse kafadan eleniyorsun. Hadi buradan geçtin diyelim. Bu sefer de sağlık kontrolüne takılabilirsin. Benim tansiyonum 9 / 6 çıkmıştı. İki doktor itilafa düştü. Biri düşük bulurken diğeri normal dedi. Bir şekilde geçmiştim. Yüksek tansiyonun hiç şansı yok zaten. Elemeleri geçip yarışa katılmaya hak kazandın diyelim. Boşa sevinme, çünkü çok zorlu bir macera seni bekliyor. Yarış sabahı Kuruçeşme'de toplanıyorsun. Senenin en sıcak mevsiminde yapıldığından sabah bile sıcak oluyor. İki büyük tekneye giriyorsun teker teker yüzücü kimlik kontrolü yapılarak. Yüzlerce kişi o sıcağın altında bekliyor. Bir saat sonra tekneler sırayla kalkıyor. Tabi sabah saatleri geçince, boğazın dalgaları biraz ürkmenize ve titremenize neden oluyor. Hata mı yaptım diye iç geçirsen da beyhude... tekneye adım attıktan sonra geri dönmek olmuyor. Yaklaşık yarım saat akıntıya karşı gemiyle start noktası olan Kanlıca İskelesine kadar gidiyorsun. İlk teknede, genç ve iddialı yüzücüler bulunuyor. İkinci tekne,yaşlı ve amatörlerden oluşan grubu taşıyor. İkinci sınıf muamelesi daha buradan başlıyor. Aşağılanmanın bu kadarı yani. Bekliyorsun teknende. Gerçek yüzücülerin start almasını. Az sonra onların yerinde sen olacağını düşünüyorsun. Birkaç sene önce tam bir işkence çekiyorduk. Ama artık birileri anlamış olmalı ki, demir iskeleye halı sermek akıllarına gelmiş. Tekneden bu demir iskeleye iniyorsun. Yüzlerce kadın ve erkeğin mayolu, kafasında bone ve deniz gözlüğüyle ilginç bir bekleyişi başlar. Güneş tepeye yükselirken demir iskele ısınmaya başlıyor. Geride bir çok insan bu garip durumu izliyor her yıl. Zaman ilerleyince kıpırdamalar başlıyor. Nedeni sıkılmak yada tependeki güneş değil. Zeminin ısınıp ayakların pişmeye başlaması. Bu kadar kalabalığa aynı anda start verildiğini düşünün. Eskiden öyleydi. Tam bir can pazarı. Öyle bir ayarlayacaksın ki, balıklama ve çıktığında iskeleden olabildiğince uzağa olacak. Çivileme atlarsan, yukarı çıktığında tepene atlayan biri olabilir. O adam aptal değil, görüyor senin çivileme atladığını. Herhalde çıkacaksın yukarı, biliyor... ama maalesef senin arkandakilerin tabanı piştiğinden bu kadar ince düşünecek lüksü yok. Atayım kendimi de bu acı bitsin hesabı iteliyor seni. Kendini senden başka kimse korumaz. Kim vurduya gitmeden oradan bir an önce uzaklaşmak en mantıklısı. İlk 500 m çok yoğun trafik olur. Her kulaçın bir başkasının ya kafasına yada, bacağına değer. Köpük de cabası. Hadi bu badireyi de atlattın diyelim. Fatih Sultan Mehmet Köprüsünden geçerken su yeşile döner. Buralar çok sığ çünkü. Bebeğe yaklaşırken çok derinleşir. 110 m. Gibi. Gözünde gözlük olduğundan aşağısı simsiyah görünür zaten. En iyi akıntıyı yakalamalısın. Boğazda Karadeniz den Marmara'ya doğru akıntı vardır. Ters akıntıya girersen Çengelköy-Bebek-Galatasaray Adasındaki bataklığa düşersin. Sonra dakikalarca debelenirsin çıkmak için. Gücün biterken kalori kaybettiğinden üşümeye başlarsın. İyi idmanlıysan devam ediyorsun. Kolay değil, 7 km. yüzüyorsun. İlk girişimden Finişi ( Kuruçeşme Parkını) kaçırmıştım. Aşırı poyraz bizi Boğaz köprüsüne yakın atmıştı. Geri dönmek için verdiğim savaşı hala unutamam. Benim gibi geriye düşenlerin çabalarını görünce gülmeye başlamış, gülünce de su yutmaya... en önemli yer çıkıştır. Finiş gerçek bir bataklık gibi. Olduğun yerde duruyorsun. Kulaç işe yaramıyor. Çırpıntılı suda kolunu kaldıramıyorsun. Ama bir şekilde bitirmiştim her yarışı da. Ama iskeleye her çıktığımda değişmeyen tek şey, kafamın çevresinde gördüğüm onlarca yıldızlardı.