bilimdeki gerçekler (benim teorilerim)

turbocat
27-10-2010, 11:47   |  #1  
OP Yıllanmış Üye
Teşekkür Sayısı: 0
269 mesaj
Kayıt Tarihi:Kayıt: Şub 2010

      burdaki fikirler bana aittir.kimse ticari amaç güdemez.  bedavadır.bende her hangi bir ticari amaç gütmemekteyim.bazı bilgiler hiç bir menfaat gözetmeden paylaşılabilmeli. yorumlarınızı buraya yazınız.eklemek istediğiniz bilgiler varsa paylaşınız.   
                                        Pi Sayısı                               
Günlük kullanımda basitçe 3, 3.14 veya 3.1415 olarak ifade edilmesine rağmen gerçek değerini şöyle ifade edebiliriz.sonsuz-1 .sınırsızlık sadece ALLAH a mahsustur.bu yüzden pi sayısınında bir sonu vardır ve bunuda sadece ALLAH biliyor.Alemlerdeki bütün varlıklar bir araya gelse pi sayısının sonunu bulamazlar.hiç bir varlığın pi sayısını hesaplamaya ömrü yetmez.sadece ALLAH yardım ederse biz insanlar bu pi sayısının sonunu bulabiliriz.Bugüne kadar pi sayısının hesaplama yöntemlerinde belirgin yanlışlıklar vardı. ve hala o yanlışlıklar devam etmekte.pi sayısının sonunun olduğunu ortaya çıkması demek biz insanların teknolojisini derinden sarsabilir.bilinen matematiksel hesaplamalarda değişiklik olacağından teknolojide bazı hesaplamalarda görülen yanlışlıkların önüne geçilebilir.pi sayısının değeri sınırsızlık ALLAH a mahsus olacağından en yüksek sonsuz-1 olabilir.sonsuz olamaz.aynı şey neper sayısı içinde geçerlidir.hiç bir sayı sonsuza kadar gitmez.tabiki ALLAH istemedikçe.zaten pi sayısının sonsuz olduğunu düşünmek İslam Hıristiyan Yahudi inancına göre yanlıştır.Çünkü 3 dindede sınırsızlık ALLAH a mahsustur inancı vardır.Bu da en doğru olan bir şeydir.
Esrarın Yok Edilme Metodları
Esrarın dünya tarihinden tamamen yok edebilmenin tek etkili yöntemi; Tabiattaki bazı bakteriler esrarla etkilişime girerek onu etkisiz bir maddeye (glukoza) dönüştürme yetisine sahiptir.(bakınız esrarın moleküler analizi) bu bakteriler ve böcekler ayrıca hint keneviri bitkisine saldırarak bitkiyi kullanılmaz hale getirebilmektedir.esrarın bakteri ve böceklerle imha edilmesi en etkili imha yöntemidir.diğer yöntemler hint keneviri bitkisinin çoğunun yakılması (kanunsuz yetiştirilenlerinin) bir kısmının ise devletin kontrolünde bazı işlemlerden geçirilerek ilaç yapımında kullanmak için ayrılması.fakat bu bitkiden üretilen maddeler insanlarda bağımlılık yapabilir.kaynak: sel bilim notları
Radarlara Yakalanmama (Radar Görünmezlik Yasası)Tabiattaki ve evrendeki bazı maddeler üzerlerinden elektrik akımı geçirildiğinde radar dalgalarını emme ve soğutma özelliğine sahiptir.Böylece böyle bir maddeyle kaplı bir uçak radar tarafından görünmeyecektir.Bu görünmezliğin sırrının temel prensibi şöyledir; Diyelimki radarımızın yolladığı sinyal 5.2 ghz olsun.Kullanacağımız maddeye elektrik enerjisi uygulandığında maddenin moleküllerinin titreşmesi nedeniyle radar sinyalimiz soğur,emilir. Teorik olarak böyle bir maddeye eğer radar dalgalarının frekansının ters sinyalli olanını uyguladığımızda (yani 5.2 ghz sinyalli frekansın periyodlarının tersinin uygulanması yada frekansın + peryoduna maddeden geçen elektrik enerjisinin sinyalinin (-) peryodunun uygulanması yani 5.2 ghz + (-5.2 ghz)=0 aynı frekanslı zıt sinyaller birbirini yok eder) radar sinyalini yok edecektir.Böylece cismimiz radara görünmez olacaktır. kaynak: sel bilim notları
 
İzafiyet Teorisindeki TutarsızlıklarUzayda normalde cisimler ışık hızından hızlı hareket edemezler.Fakat bu görüş maalesef çok hatalı bir görüş.çünkü bir cisim ALLAH ın mucizesi eseri uzayda ışık hızının milyonlarca hatta daha fazla katı hareket edebilir.izafiyet teorisine göre cismin hızlandırılması için verilecek enerji cisim ışık hızına ulaştığında enerji arttırılmaya çalışşa bile eski görüşe göre sınırsız enerji verilse bile cismin hızı artmıyacaktır.işte sizlere yeni izafiyet teorisinin sadece bir kısmı; bir cisim ışık hızına yaklaştıkça cismin hızının artması yavaşlar.aynı ses hızına yaklaştıkça ses duvarının neden olduğu basınç duvarının bir uçağı ses hızına çıkmasını engellediği gibi ki uçak ancak art yakma denilen bir işlemle ses duvarını geçebiliyor ki burada yeterli enerji sağlandığında ses duvarını uçak geçebilmekte bu benzetmeye dayanarak aynı şeyin ışık hızına yakın bir noktada ışık hızında hareket eden ışımanın (radyo dalgaları kozmik ışınlar vb) cismi ışık hızını geçmesini engellemesi söz konusudur.bu ışık hızının geçilmesini engellemeye başlayan güce ışık duvarı adı vermekteyim.bu duvarı aşmak imkansız değildir.ışık hızına ulaşıldığında ilk başta enerji artırılmaya başlandığında ışık duvarı önceleri hızın artırılmaya başlanmasına engel olacaktır. fakat uygulanan enerji aşırı arttığında bir anda ışık duvarını geçmek için gerekli x enerji miktarına ulaşıldığında inanılmaz bir olay gerçekleşecektir. ani bir hızlanma yaşanacaktır.ışık hızının milyonlarca yada daha fazla katı hızlı gidebilmesi böylece mümkün olacaktır.uzayda o kadar hızlı hareket etmek için solucan deliğine ihtiyaç yok.gerekli teknolojiler kullanılırsa bir yerden bir yere madde transferi mümkün. İzafiyet teorisinin bir hatasıda ışık hızına ulaştıkça enerji arttırılmaya devam ettiğinde cismin yoğunluğunun artmaya devam etmesidir.fazla enerji bir kütleye uygulanıp belli bir noktaya kadar artırılsa enerji belli bir noktadan sonra cismi atomlarına ayıracaktır.ancak bir cisim teoride yapısını koruyarak boyut değiştirir yada fotonize yapıya kavuşursa böyle bir durumdan etkilenmeyecektir.mesela fotonize olmuş bir cisimi gördüğünüzde uzaktan onu normal bir cisim gibi sanacak fakat elinizi cisme değdirdiğinizde eliniz cismin içinden geçecek. yani cismi bir hologram sanacaksınız. cisim ordadır fakat yapı sizin mekana göre değişmiştir.ama cismin mekanına göre değişmemiştir.yani bir insan fotonize olsun insan bizim mekanımıza göre hayalet gibi görünecektir.insanın mekanına göre genetik yapısı hala aynıdır.aslında tamamen normaldir. fakat sadece mekan değiştirmiştir.(boyut değiştirmiştir.) Kaynak:Sel bilim notları
Lazer Hakkında Bilinmeyenler 
uygun dalga boyu ve frekanstaki lazeri kullanarak atmosferin tabakalarından olan iyonosferden yararlanılarak (yansıma kurallarını kullanarak) bir yerdeki bir kişi , bir hedefi yok etmek mümkün. Genellikle abd hükümeti lazer ışınlarını 34000 km deki (sabit yörünge yaklaşık ki bu yörüngede dünyayla aynı hızda uydular dönmektedir) askeri yansıtma uydularını kullanarak icbm (kıtalararası balistik füze) leri imha için kullanmayı düşünmektedir.(çok gizli bakınız SDi projesi Reagan dönemi ve ilerisi (projenin tamamlandığı düşünülmektedir.)) Fakat lazer ışını iyonesferin yansıtma frekansını kullanılarak (iyonesfer ile aynı frekanstaki bir lazer ışını) istenilen yere yansıtılabilmekte bu yolla lazerle haberleşme, veri akışı,uzaklık tespiti,hedef belirlemekte mümkün.
not: bu arada gigawatlık lazer enerjisinin iyonosferden geçip uzaya çıktığını düşünenler bir konuda yanılıyor. iyonesfer yansıma frekansına yaklaştıkça (lazerin frekansı) lazerin gücü ne olursa olsun frekanslar aynı olduğunda (lazer ışını ile iyonosfer tabakasının yansıma frekansı) tam yansıma ve parçalı yansıma gerçekleşicektir.bir kaç gigawatlık lazer ışınını mesela Türkiyeden her hangi bir ülkeye yansıtmak mümkündür (iyonosferden). kaynak: sel bilim notları

F117 Görünmezlik sırrıTabiattaki ve evrendeki bazı maddeler üzerlerinden elektrik akımı geçirildiğinde radar dalgalarını emme ve soğutma özelliğine sahiptir.Böylece böyle bir maddeyle kaplı bir uçak radar tarafından görünmeyecektir.Bu görünmezliğin sırrının temel prensibi şöyledir; Diyelimki radarımızın yolladığı sinyal 5.2 ghz olsun.Kullanacağımız maddeye elektrik enerjisi uygulandığında maddenin moleküllerinin titreşmesi nedeniyle radar sinyalimiz soğur,emilir. Teorik olarak böyle bir maddeye eğer radar dalgalarının frekansının ters sinyalli olanını uyguladığımızda (yani 5.2 ghz sinyalli frekansın periyodlarının tersinin uygulanması yada frekansın + peryoduna maddeden geçen elektrik enerjisinin sinyalinin (-) peryodunun uygulanması yani 5.2 ghz + (-5.2 ghz)=0 aynı frekanslı zıt sinyaller birbirini yok eder) radar sinyalini yok edecektir.Böylece cismimiz radara görünmez olacaktır kaynak: sel bilim notları

 

 

 

 

 

Son Düzenleme: turbocat ~ 27 Ekim 2010 11:52
MertBJK1903
27-10-2010, 13:01   |  #2  
MertBJK1903 avatarı
Yıllanmış Üye
Teşekkür Sayısı: 0
1,020 mesaj
Kayıt Tarihi:Kayıt: Haz 2010

pi sayısı 9 milyarıncı sayfada çözülmüştür
ayrıca uzayda ışık hızında daha hızlı hareket etme sadece plazmalarla mümkündür yada ışınlanma

uGuR.uK
27-10-2010, 13:57   |  #3  
Yıllanmış Üye
Teşekkür Sayısı: 1
8,316 mesaj
Kayıt Tarihi:Kayıt: Haz 2007

pardonda birçok insan gibi bilimle dini niye karıştırıyorsun? inanç meselesi başka ilim başka, ikisi birbirini tamamlayan şeyler, birbirlerini çürüten karşı karşıya getiren kavramlar değil. çıkarın şu at gözlüklerin lütfen artık...

-MHG-
27-10-2010, 15:32   |  #4  
Yıllanmış Üye
Teşekkür Sayısı: 0
641 mesaj
Kayıt Tarihi:Kayıt: Nis 2010
Alıntı: turbocat  
F117 Görünmezlik sırrıTabiattaki ve evrendeki bazı maddeler üzerlerinden elektrik akımı geçirildiğinde radar dalgalarını emme ve soğutma özelliğine sahiptir.Böylece böyle bir maddeyle kaplı bir uçak radar tarafından görünmeyecektir.Bu görünmezliğin sırrının temel prensibi şöyledir; Diyelimki radarımızın yolladığı sinyal 5.2 ghz olsun.Kullanacağımız maddeye elektrik enerjisi uygulandığında maddenin moleküllerinin titreşmesi nedeniyle radar sinyalimiz soğur,emilir. Teorik olarak böyle bir maddeye eğer radar dalgalarının frekansının ters sinyalli olanını uyguladığımızda (yani 5.2 ghz sinyalli frekansın periyodlarının tersinin uygulanması yada frekansın + peryoduna maddeden geçen elektrik enerjisinin sinyalinin (-) peryodunun uygulanması yani 5.2 ghz + (-5.2 ghz)=0 aynı frekanslı zıt sinyaller birbirini yok eder) radar sinyalini yok edecektir.Böylece cismimiz radara görünmez olacaktır kaynak: sel bilim notları
F-117'nin görünmezlik sırrı kayboldu.Gülümseme
F-117'nin de radarda görünmemesinin sebebi şeklinden dolayıdır.Ancak artık F-117'de radarda tespit edilebiliyor.Bunun yüzünden(bir de düşürülmesi var tabi)F-117 yerine F-22 Raptor'lar kullanılıyor.Göz kırpma

turbocat
27-10-2010, 15:39   |  #5  
OP Yıllanmış Üye
Teşekkür Sayısı: 0
269 mesaj
Kayıt Tarihi:Kayıt: Şub 2010

kusura bakmayın ama insanlık tarihinin başlangıcında  (Hz Adem as zamanı) bilimden önce din vardı inanç vardı.tabikide din inanç olmasa bilimde olmazdı.ikiside birbirlerini tamamlayan şeyler  fakat sorun şu ki bilimde kesinlik olduğunu söylemezsiniz.bir bilim adamı  bile bir şey şöyle dese o şeyin gerçekliğini ispat etmeden o durum böyledir kimse diyemez ama  ALLAH ise zaten sıfır zamandan beri gerçekleri bilmekte,her zaman bilmekte.
açıksa söyleyimki biz insanların teorilerinin (izafiyet teorisi gibi) gerçek budur gibi lansedenler var.araştırılırsa bir çok bilinen gerçeğin (bilindiği sanılan gerçeğin) aslında öyle olmadığı ALLAH ın sayesinde ortaya çıktığında bir çok teknolojide yer yerinden oynayacaktır.bilimde hiç bir şey kesin değildir.ama ALLAH ın nezdinde her şey kesindir ve sadece ALLAH bilir herşeyi.pi sayısının bir sonu varsa hiç bir kimsenin bunu hesaplamaya ömrü yetmeyecektir.bu yüzden pi sayısının tanımına sonsuz-1 dedim.çünkü sınırsızlık sonsuzluk sadece ALLAH a mahsus.gerçek bir müslüman benim dediğimi anlar.
şimdi mesela pi sayısı 3.14 değilde başka sayı olduğu çıkarsa bizlerin teknolojisi ne olur? ne mi olur dünyada buhran çıkar.çünkü biz insanların hesaplamaları (uzay fiziği daha bir çok konu) pi sayısı kullanılarak hesaplanıyor.her şeyi pi sayısına dayandırarak hesaplamak doğru bir şey değil.pi sayısının hesabında kullanılan formüllerde ya hatalıysa bunu kimse bilemez ALLAH izin vermedikçe.bilimde kesinlik yoktur derken bilim en fazla %99.9 bir olaya kesin gözüyle bakabilir.geri kalan o  % 0.1 lik pay ise hata payı dediğimiz olaydır.bu yüzden bu şudur veya bu budur demek yerine herşeyi kesin olarak ALLAH bilir demek en doğru şey değil mi? kusura bakmayınız ama gerçek müslüman hemde gerçek Atatürkçü benim söylediklerime inanır.
chip forumun yöneticileri bile mesela pc dünyasında hata payı olabileceğini bilir.digital elektronikte bile hata payı vardır.ekran kartları üretilirken bile bazılarının hatalı üretileceği var sayılarak fazla üretim yaptırılır.ekmekte bile hata payı vardır.ekmeğin gramajını tutturan birini görmedim şu ana kadar.anlayacağınız biz adem oğullarının tasarladığı yaptığı her şeyde hata payı vardır.sonuçta hatasız kul olmaz.ama ALLAH ın yarattığı her şeyde bir hata payı bulamazsınız.çünkü sıfır hata bulunuyor. bulmaya çalışan veya  bulduğunu söyleyen kimselerin müslüman bile olduğunu sanmıyorum.(münafık vb denebilir o kişiler için)
bu arada ben camiye bile gitmem,namaz kılmam, oruç tutmam, içki bile içerim.ben bile hiç ibadet etmediğim halde gerçekleri görebiliyorsam forum yöneticileri gibi gerçek müslüman  olan insanlar haliyle onlar benden daha çok şeyler bilirler.aslında tövbe etmem lazım benim yatacak yerim yok öteki dünyada.
yani at gözlüklerini takınız dediğniz insan bile dindar olamayabiliyor.dindar olmayan insan bunu söyleyebiliyorsa foruma yazan gerçek müslümanlar ki (ibadet etsin etmesin)  benden çok daha güzel şeyler söylerler buna eminim.bu arada belkide hıristiyanımdır belkide musevi belkide ataist  ne olursanız olun yine gelin bu foruma bizler her konuda (pc konusunda)  yardım etmeye hazırız.çünkü bu forum asla müslüman hıristiyan dini dinsiz vb ayırımı yapan insanların forumu değildir.forum kuralları çerçevesinde herkes yorum yapmakta özgürdür.aşağılayıcı küçük düşürücü davranışlar kesinlikle yasak.
insanlar görüşlerini sunabilmeli sizin gibi sayın uğur.uk.
not;içki içerken daha çok 1975 şato buryon içerim ama içki içmenin haram olduğunu bildiğim için bugünden itibaren sizlerin huzurunuzda söz veriyorum asla bir daha  içki içmeyeceğim.rakı asla içmedim.tövbe ediyorum. (ben bile gerçekleri görüp tövbe edebiliyorsam herkes gerçekleri görüp tövbe edebilir.)
              bu arada f117 nin görünmezliğin sırrı şeklinden dolayıdır demişsiniz bir nebze haklısınız.ama işin gerçeği f117 nin kaplamasında radar dalgalarını emebilen bir kompozit madde var.hatta kokpit camında bile.bu maddenin özelliği elektriksel bir akım uygulandığında aynı piezzo elektrik olayındaki gibi davranabilmesi fakat farkı şu maddenin atomları elektromanyetik sinyalleri bu davranma sonucunda nötrleştirebiliyor.fakat evrende elektrik akımı uygulanmadan da radar dalgalarını emebilen maddelerde olabilir.tıpkı tubitakın şu an üstünde çalıştığı radar dalgalarını emebilen bir kompozit yapı gibi.ama sorun şu ki  böyle bir kaplamaya sahip savaş uçağını bizim kendi radarlarımız bile göremeyecektir. bu yüzden benim elekriksel olarak radar dalgalarını emebilen madde fikrim daha cazip gelmekte.yani elektriği kestiğin zaman bizim kendi radarlarımız istediğimiz noktada kendi uçağımızı görebilsin.ama savaş sırasında uçağımızın isabet alması durumunda görünmezliğe elveda.işte sırbistandaki f117 nin düşmesinin ana nedeni tesadüfi uçağın isabet alması ve  görünmezlikten çıkmasıdır.
 

Son Düzenleme: turbocat ~ 27 Ekim 2010 15:55