dün gece toplamda 3 saat oynadım ama düzenli olarak her yirmi dakikada bir mola vermem gerekti. uzun uzun yaşaran gözlerimi ovuşturdum, gittim sigara içtim, su aldım falan. 27 inç monitöre 70 cm mesafeden bu oyunu oynamak gözlerin ağzına s.çıyormuş dün bunu anladım ben.
oyun ile ilgili birkaç şey söyleyeyim, bildiğin doom işte. ps4 için alırken biraz endişeliydim açıkçası. bu kadar tempolu, hızlı refleksler verilmesi gereken bir oyunu sixaxis'te nası kotarırım diye düşünüyordum ama hiç öyle korktuğum gibi olmadı. oyun yağ gibi akıyor. checkpoint mantığıyla ve kısmen çizgisel bir tarzı var. ama aksiyonun dozu neredeyse hiç düşmüyor. nest'leri temizledikten sonra bir iki dakika soluklandıysan kendini şanslı hissedebilirsin. sonra yine bir hengame, yine bol bol kol bacak.
grafikler, oynanış, zorluk seviyesi ve oyun içi upgrade'ler gayet kıvamında. ne öyle aman yeni birşeyler katalım kafalarına girip seriyi zorlamışlar ne de önceki doom'un aynısını yapmışlar.
bethesta, fallout 4 fiyaskosundan sonra gözüme girdi. sırada dishonored 2 var. ondan çok umutluyum ben şahsen. çıktığında net yılın oyunu olacak.