Haluk Diriker Röportajı (Codename Kingdoms & Age of Conan)
Funcom'da Age of Conan'ın yapay zeka yapımında çalışan ve Los Angeles E3 Expo 2010 da duyurulan Crysis serisini yapan Crytek'in yeni projesi Codename: Kingdoms'un yapımcılarından Haluk Diriker ile röportaj yaptım. İyi okumalar dilerim. Tayfun Kumaş (TayfunKey)
Tayfun Kumaş: Merhaba Haluk Bey, öncelikle bize kendinizden bahseder misiniz?
Haluk Diriker: Nüfus cüzdanımda, doğum tarihim 1978 olmasına rağmen, 15 yaşındayım. Seyahat etmeyi, spor yapmayı ve sabahlara kadar gece klüplerinde eğlenmeyi çok severim. Kendimi bildim bileli evimde en az bir adet oyun makinasi bulunmuştur. Üniversiteyi dört kere terk ettim, sonuncusunda bir daha dönmedim. Sanırım hayatımın son yirmi yılını dört cümleye sığdırmayı becerdim.
Tayfun Kumaş: Oyun yapımı kariyerinize nasıl başladınız?
Haluk Diriker: Oyun kariyerime 2006 yazında Funcom'da başladım. O sıralar hala dördüncü üniversitemde okumaktaydım, aynı zamanda şirketler için üretim programları yazan ufak çaplı bir yazılım şirketim vardı. Funcom'un Age of Conan sitesini takip ederken, yapay zeka tasarımcısı aradıklarını gördüm ve başvurdum. İki mulakat ve bir test'ten sonra kabul edildim.
Tayfun Kumaş: Duyduğuma göre şu an Crytek'in Budapeşte'deki stüdyosunda çalışıyorsunuz. Bize Crytek'teki görevinizden bahseder misiniz?
Haluk Diriker: Crytek'te şu anda Senior Designer (Kıdemli Tasarımcı) olarak çalışıyorum. SD'in görevi, yönetmenden gelen oyun fikirlerinin diğer branslar tarafından hayata geçirilmesini sağlamaktır. Yönetmenler genellikle size gelip çılgın fikirlerini anlatırlar, sizde bu fikirlerin diğer tasarımcılar ve programcılar tarafından oynanabilecek bir hale getirilmesini sağlarsınız. Crytek'te de şu anda bunu yapıyorum.
Tayfun Kumaş: Geçtiğimiz seneler de ise Funcom'da Age of Conan'nın yapımında da çalışmışsınız. Funcom'daki çalışma süreniz içinde Age of Conan'a siz neler yaptınız. Oyundaki sizin katkılarınızı bize anlatır mısınız?
Haluk Diriker: Age of Conan'a daha önce bahsettiğim gibi Yapay Zeka Tasarımcısı olarak başladım. Oyundaki düşmanların tasarımını yapan kişide diyebilirsiniz buna. Kylikki'den, Yakhmar'a kadar bir çok raid'de çalıştım. Daha sonra Tortage adasindaki level 1 ve 20 arasındaki Destiny Questlerin scriptini yazdım. Aynı zamanda şehirler arasi PvP sisteminin scriptlerinide yazıyordum. Son olarak beni bütün şehir sistemleri ve şehir PvP sistemlerinden sorumlu tasarımcı yaptılar. İlk Senior Designer görevim buydu.
Tayfun Kumaş: Funcom'dan Crytek'e geçiş maceranızı bize anlatır mısınız?
Haluk Diriker: Oslo'daki gece hayatı yeterince hızlı değildi. Bu yüzden Budapeşte'ye geldim :) Biraz acele bir karar gibi duruyor fakat oldukça gerçeği yansıtıyor. İlk kararım Oslo'dan ayrılmaktı. Oyun bitmiş, yamalama sürecide geçmişti. Oslo çok güzel bir şehir fakat 30 yaşında bir bekar için çok uygun değil. Aileler için daha uygun bir şehir diyebilirsiniz. İleride çocuk sahibi olursam tekrar dönmeyi düşünebilirim. Oslo'dan ayrılırken, Crytek'ten teklif geldi. Budapeşte'ye ilk gelişimdi. İlk seferde aşk sanırım buna deniliyor. Budapeşte'yi çok beğendim. Çok hareketli ve eğlenceli bir şehir. Şirket'ten ve projeden sezinledigim hava da cok guzeldi, bu yuzden tekliflerini kabul etmeye karar verdim.
Tayfun Kumaş: Önceden Funcom yada Crytek'e girmek hiç aklınızdan geçmiş miydi?
Haluk Diriker: Oyun yapımcısı olmak her zaman hedeflerim arasındaydı, ancak Türkiye'den ayrılmaya da çok sıcak bakmıyordum. Özellikle Funcom veya Crytek'e girmeyi hayal etmedim ancak oyun piyasasına girmek için uygun bir fırsat kolluyordum.
Tayfun Kumaş: Age of Conan dışında yapımında çalıştığınız oyunlar var mı?
Haluk Diriker: Evet vardı ama iptal oldular :)
Tayfun Kumaş: Şu an üzerinde çalıştığınız başka her hangi bir proje var mı?
Haluk Diriker: Şu anda Crytek'in, E3 2010 fuarında tanıttığı Codename: Kingdom's oyunu üstünde çalışıyorum. Fazlasını paylaşabileceğim bir konumda değiliz henüz.
Tayfun Kumaş: Siz, boş zamanlarınızda ne tür ve hangi oyunları oynarsınız?
Haluk Diriker: Genellikle oyun türü seçmem. İşe gidip gelirken çeşitli iPhone oyunları deniyorum, bazen PSP oyunlarıda oynadığım oluyor. Evde ise oyunlarımı konsollarda oynamayı seviyorum, daha konforlu oluyor. PC'mi çoğunlukla iş için kullanıyorum veya oynamak istediğim oyun konsollarda yoksa, mesela King's Bounty serisi. Son zamanlarda bitirdiğim oyunlar arasında Red Dead Redemption, God of War III ve Heavy Rain var. Ayrıca her Türk erkeği gibi bol bol PES/FIFA oynarım.
Tayfun Kumaş: Türkiye'de oyun yapımcısı olmak isteyen birçok genç var. Kimileri boş zamanlarında mod, yama vs. gibi oyunlara küçük eklentiler yapıyor, kimileri ise flash yada kendi oyunlarını yapmak için çabalıyor. Türkiye'de oyun yapımcısı olmak isteyen gençlere tavsiyeleriniz ve önerileriniz nelerdir?
Haluk Diriker: Birinci tavsiyem kendilerine kariyer belirlemeleri, oyun yapımcılarıda kendi aralarında gruplara ayrılıyor; programcı, grafik tasarımcısı, sistem tasarımcısı ve içerik tasarımcısı vb gibi. Bu kariyeri belirledikten sonra, bu konuda eğitim ve pratik yapmalari şart. Eğer eğitimi verebilecek bir okul yoksa kendileri öğrenmeliler, bol bol pratik yapmalılar. Mümkünse bir kaç kişi bir araya gelip üretim yapmalılar. Takım çalışması öğrenmek çok önemli. Bol bol oyun oynamakta şart :) Sadece sizin sevdiğiniz oyunları değil, başkalarının sevdiklerinide oynayarak. Hatta kötü oyunları oynamak bile önemli. Her oyunun size öğretebileceği şeyler var, kötü oyunların öğreticekleri en önemli şeylerden biri kötü oyun yapmaktan kaçınmak :) Sadece first person shooter veya spor oyunu oynayarak iyi bir oyun yapımcısı olamazsınız, çünkü bulunduğunuz oyun türünü geliştiremezsiniz. Vizyonunuz dar olur.
Tayfun Kumaş: Türkiye'de ilerlemekte olan oyun sektörü var. Türk oyun sektörü hakkındaki düşüncelerinizi alabilir miyim?
Haluk Diriker: Türk oyun sektörünü yakından takip ettiğimi söyleyemeyeceğim. Üniversiteler düzeyinde çalışmalar olduğunu duydum, ancak yüksek bütçeli yatırımlar yapabilecek iş adamları olmadan oyun sektörünün ilerlemesi çok zor. Türkiye de çok yetenekli insanlarla tanıştım. Hatta Cemre Özkurt ile bir sene kadar beraber çalışmıştık. Kendisi şu anda EA'de çalışıyor. Türkiye'deki oyunların yurt dışına kıyasla düşük produksiyon değerleri, yeteneksizlikten değil bütçe eksikliğinden kaynaklanıyor. Crysis, Gears of War, God of War ve WoW gibi oyunlar, özellikle MMOlar çok büyük bütçelerle yapılan oyunlar. Üzerlerinde yüz kadar profesyonel, senelerce çalışıyor. Bu kadar insana yetenekleri doğrultusunda maaş vermek, reklam yapmak, ofis kurmak çok büyük bütçeler isteyen şeyler. Milyonlarca dolardan bahsediyoruz. Şu anda dünyada mobil ve online oyun sektörü süratle gelişiyor. Apple, Microsoft ve Sony bunun büyük destekçileri. Bu platformlara çok kaliteli ve düşük bütçeli 2D oyunlar çıkıyor. Eğer girişim yapmayı düşünen genç okurlarınız varsa, bu tarz oyunlara yönelmelerini tavsiye ederim :)
Tayfun Kumaş: Röportaj için tesekkür ederim. Sizin de eklemek istediğiniz ve söylemek istedikleriniz var mı?
Haluk Diriker: Sanırım yeterince kafa ütüledim :) Röportaj için tesekkür ederim.
CryTurkiye.com'a selamlar...
Codename: Kingdom's hakkında yorumlarım: Los Angeles, E3 Expo 2010 da Crysis serisi ile tanıdığımız Crytek, yeni projesi Codename: Kingdoms’u resmi olarak duyurdu. E3’te yayınlanan fragman haricinde oyunla ilgili hiçbir bilgi açıklanmazken, oyunun sadece Xbox 360’a çıkacağını ve dağıtımının Microsoft’a ait olacağını biliyoruz. 2007 senesinde Microsoft’un eski CEO’su Bill Gates, keşke Crysis’in dağıtımını biz yapsaydık diye üzgün olduğunu belirtmişti. Bakalım Crytek’in yeni projesi, ağlatacak mı? Sevindirecek mi? (CRY)
Codename: Kingdoms'un E3 2010 da yayınlanan videosu: (E3 2010: Debut Trailer)
http://www.gametrailers.com/video/e3-2010-kingdoms/101275