Hayatınızda yiyip de unutamadığınız kazıklar…

jupiter65
20-05-2010, 13:58   |  #1  
jupiter65 avatarı
OP Yıllanmış Üye
Teşekkür Sayısı: 23
1,170 mesaj
Kayıt Tarihi:Kayıt: Eki 2008

Hepimizin bir şekilde kazıklanıp enayi yerine konduğumuz zamanlar vardır. 
İşte bir kaç tanesi... 

Elektronik eşya:
Teknosa’da  steryo müzik seti bakmaya gitmiştim. Aklımda sinema sitemi kurmak olmamasına rağmen satıcının dolduruşuyla 5+1 Cinema amfisi (marantz) alıp çıktım. Eve geldim, ambalajını açtım. Tabi ki ilk başlarda sesin iyi çıktığı düşüncesiyle tüm ambalajlarını çöpe attım. Bir süre sonra Sirkeci Kastelli Han da Hi-Fi müzik sistemlerinin sesini duydum. Girdiğim dükkanda aldığım ( 2005 yılında 1.500 lira) üründen böyle ses çıkmadığını sordum. Adam gülerek “Cinema amfisi ile müzik dinlenmez, sen binek arabası yerine traktör almışsın” dedi. Ürünü değiştirmeye gittiğimde olmayan ambalajları yüzünden iadenin söz konusu olmadığını söylediler. Hiçbir işe yaramayan bu hantal cihazı görmeye daha fazla tahammül edemeyerek müzik aletleri satan bir mağazaya gittim müzikten anlayan bir arkadaşımla. 300 lira fiyat verdiler. Pazarlık bile yapmadan üstüne para ekleyerek stero amfi ve kolonlar alarak istediğimin üzerinde bir müzik sistemi kurdum.  O gün bu gün nerede bir Teknosa mağazası görsem içim cız eder.

Çıkarılan ders:
-Aldığınız ürünün ambalajını belirli süre saklamak.
-Herhangi bir ürün alırken her açıdan çok iyi araştırma yapmak.

Akvaryum:
1997 yılında Akvaryum alıp balık besleme hevesiyle Beşiktaş’ta gördüğüm ilk akvaryumcuya giriyorum. Adını hala hatırladığım (Ercan) bir satıcı nasıl yaptıysa, 30 cm lik akvaryumu, içinde 3 japon balığı, bir kaya, kum, bitki ve hava filtresiyle birlikte tam 25 liraya sattı. Daha sonra Eminönündeki balıkçılara gittiğimde olayı anlattım. Hakkımda ne düşündüklerini anlamak zor olmadı. Adını ve yerini söylediğimde Ercan mı yoksa? dediler. Meğer adamın namı almış yürümüş. Akvaryum camiasında en büyük kazıkçı olarak isim yapmış. 


Çıkarılan ders :
Herhangi bir ürün alırken her açıdan çok iyi araştırma yapmak.

İş hayatında:
2003 yılında 6 ay çalıştığım bir iş yerinde işler bir hayli bozuluyor. Patron bana bir iş için avans veriyor 1000 lira. Ama bir şekilde o işten vazgeçilip başka bir güne erteleniyor. Bu arada şirketten 2200 lira alacağım var.  Muhasebe bendeki 1000 lirayı istiyor iş ertelendiği için, ben de veriyorum dürüstüz ya! Nasılsa param kalmaz şirkette. 
Bir gün sonra şirket iflasını açıklıyor.

Çıkarılan ders:
Aybaşında maaşı alamıyorsan çalışma. Ve iş hayatında kimseye güvenme. 

Borç para:
2000  yıllarında bir spor salonuna gidiyorum. Çok kaliteli bir tesis. Uzun süre gittiğimden orada çalışan bayan bir aerobik öğretmeni ile çok samimi oluyoruz. Kızın sıkıntıda olduğunu anlıyorum. Güvendiğim için ihtiyacı olan 500 doları düşünmeden veriyorum. Anlaşmamıza göre 15 gün içinde maaşını alıp ödeyecek. 15 gün oluyor 1 ay, sonra 2 ve 3.
Baktım mevsim geçiyor. Bir ara çıtlatıyorum acil para lazım diye. Tamam diyor merak etme. Yarım mevsim daha geçiyor ses yok. Sonra göz göze gelmemeler, yol mekan değiştirmeler başlayınca durum anlaşılıyor. İstemesem de sıkıştırmak zorunda kalıyorum. En sonunda pes edip veriyor. Tabi ki arkadaşlığımız da son buluyor bunca gerilimden sonra. Bu hayatımda verdiğim son borç para oluyor.

Çıkarılan ders:
-Arkadaş kaybetmek istiyorsan borç ver, sonra iste.
-Kimseye borç verme. 
-Bir yakının senden sürekli para istiyorsa, yada isteyeceğini hissediyorsan ondan önce davranarak sen onda borç para iste. İyi niyetliyse arkadaşlığına devam eder. Vurdu kaçtı takımındansa zaten yanına gelmez bir daha…

xxömür
20-05-2010, 14:43   |  #2  
xxömür avatarı
Yıllanmış Üye
Teşekkür Sayısı: 0
1,574 mesaj
Kayıt Tarihi:Kayıt: Ara 2007

Maşallah seninde yemediğin kazık kalmamış arkadaşım mıknatıs gibi çekmişşin herşeyi üstüne Neyseki Çok araştıran birisi olarak birazdan şansım vardır böyle konularda o yüzden hiç kazık yememişimdir yediysemde ufak tefek seyler ama hemen geri gidim telafimi yapmısımdır 10-20 tl lik mevzular

hamann7725
22-05-2010, 00:19   |  #3  
hamann7725 avatarı
Yıllanmış Üye
Teşekkür Sayısı: 3
1,837 mesaj
Kayıt Tarihi:Kayıt: Eyl 2007

Valla çok varda şu an aklıma gelmiyor ama borç konusunda bi arkadaş 2007 temmuz ayında benden 50 lira borç aldı hemde emri vaki bir şekilde.Adamdan 2-3 ay sonra istedim tamam verecez dedi.Ben üstüne düşmedim çünkü düşsem benden kötü adam olmayacak onun gözünde.Geçen sene istedim biraz sert bi dille adam tamam verecem dedi hemde isteme tarzımdan sitem etti (güler misin, ağlar mısın?) Ondan sonra küstü suratıma bile bakmadı bi ortamda... Şimdi 2010 temmuz geliyor.3 sene oldu ama halâ vermedi.........

Son Düzenleme: hamann7725 ~ 22 Mayıs 2010 00:20
Banned
22-05-2010, 00:43   |  #4  
Banlandı
Teşekkür Sayısı: 21
5,777 mesaj
Kayıt Tarihi:Kayıt: Oca 2008

Vakti zamanında sevdiğim bir abimin (şrfsz) yanında stajdayım telefon ettim nasılsın diye aldığım cevap "ADAMINA GÖRE" oldu. Meğer idare bu öğrenciyi neden hep burda tutuyorsun diğerleri ile sürekli değişsinler ki hepsi tüm birimleri öğrensin diye fırçalamış. Dahada unutmam. Hatta bulsam o adamı suratına tükürmek için  önce ağzım iyice dolana kadar beklerim.

CapanQGLU
22-05-2010, 01:21   |  #5  
CapanQGLU avatarı
Yıllanmış Üye
Teşekkür Sayısı: 2
2,511 mesaj
Kayıt Tarihi:Kayıt: Nis 2009

Hayat zaten ucu sivri indikçe kalınlaşan bir kazık değil midir? Ben hayatı hep böyle görmüşümdür.

Yediğim kazıkların hangisini anlatayım diye düşünüyorum. (Mesajımı değiştiririm).