Marmaray kapsamında kazılan Yenikapı'da,"urne" tipi 8 bin yıllık tarihi mezarlar bulundu. Kazı Başkanı ve İstanbul Arkeoloji Müzeleri Müdürü Dr. Karamut, kazıya şimdilik el yordamıyla devam edeceklerini söyledi.

Marmaray kapsamında Yenikapı'da iş makinesinin sokulacağı Neolotik (Cilalı Taş Devri) dönem bataklık içinde "urne" tipi 8 bin yıllık tarihi mezarlar bulundu.
Anadolu tarihinde bir ilk olan mezarların ortaya çıkarılmasıyla, Roma Bizans ve Türk hâkimiyetinde asırlarca kalan İstanbul'da tarihin ilk insan topluluklarının yaşadığı kesinleşmiş oldu.
Uzmanlar mezarların heyecan verici olduğunu belirtirken Kazı Başkanı ve İstanbul Arkeoloji Müzeleri Müdürü Dr. İsmail Karamut kazıya şimdilik el yordamıyla devam edeceklerini, iş makinelerinin girip girmeyeceğine daha sonra karar verileceğini söyledi.
Eski çağlarda mezarlıklarda yapılan gömüler, çoğunlukla normal gömme (inhumasyon), kimi zaman da yakarak gömme (kremasyon) şeklinde oluyordu. Yakılarak gömülmüş ölülerin külleri ve yakma töreninden geriye kalanlar çoğu kez urne (pişmiş toprak kap) denilen kaba, bazen de tekne ve kapaktan oluşan "ostothek" ya da "larnax" denen küçük taş, mahfaza içine konuyordu.
Kremasyon gömülerde yani ceset yakılmışsa ölen kişinin giysisi, süs eşyaları veya örneğin okla öldüyse bu ok kabın içine konurdu. Bilinen kremasyon gömü şekli Anadolu arkeolojisinde bugüne kadar erken tunç çağında görüldü. Ancak bu gömü şekli, 8 bin yıl öncesine dayanan Neolitik dönem kazılarında rastlanılan bir durum değildi.
Bebek kemikleri de çıktı
Milliyet Gazetesi'nden Ömer Erbilin haberine göre; Bu tip gömü şekli, ilk kez İstanbul'un göbeğinde, Yenikapı'da devam eden Marmaray kazıları sırasında geçen hafta ortaya çıktı. Urnelerin içinde ölülerin özel eşyaları ile bir beze sarılı küller ve bunun üzerine günlük kullanım kapları konulduğu görüldü. Ayrıca bir urne içinde de bebek iskeletine ait kemikler bulundu.
Uzmanlar, buranın bir mezarlık olma ihtimalinin yüksek olduğunu söylüyor. Daha önce bulunan eserler için yapılan, dere yatağı ile başka yerlerden taşındığı görüşünün son buluntularla çürüdüğü kaydediliyor.
‘Kesinlikle çok önemli buluntular’
Kazı Başkanı Dr. İsmail Karamut, bulunan mezarların "kesinlikle çok önemli buluntular" olduğunu belirterek şöyle konuştu:
"Ancak konuşmak için çok erken. Kazıya devam ediyoruz. Önümüzdeki günlerde kazı sonucunu kamuoyuyla paylaşacağız. Kazı alanına gidip eserleri gördüm. Pazartesi günü jeologları da götüreceğiz. 110 metrelik o bataklık alanın içinde çıktı. Bunlar incelendikten sonra kazı devam edecek, sonuca göre bir değerlendirme yapacağız."
Arkeologlar Derneği İstanbul Şube Başkanı Doç. Dr. Necmi Karul da şunları söyledi:
"Anadolu arkeolojisinde Neolitik dönem urne tipi gömü hiç yoktu. İnanılmaz heyecan verici bir buluntu. Yan yana bulunduğu için mezarlık olduğu kesin. 5800-6000 yıllarına son Neolitik döneme tarihleniyor. Özel bir iş makinesinden söz ediliyordu. Kazı Başkanı makine hazırlanana kadar kazıyı devam ettirdi. Bu sonuca varıldı. Kazı başkanını kazıyı durdurmadığı için tebrik etmek gerekir."
KAYNAK:http://content.hurriyet.com.tr/?path=/gundem/10317866.asp&y=41&mid=10317866
ama bu topraklardaki ilk insanlardan diyebiliriz yinede. ben cok iyi hatırlıyorum bilenler bilir bu cağaloğlu'ndan sirkeci'ye inen bir yokuş vardır; valilik, meb kitapçıları ve müdürlügünün falan oldugu yer. tam o valiligin oldugu kavsagın altında marmaray calışması yapılıyordu ve yine böyle tarihi kalıntılar cıktı ama böyle degil bildigin köy; evler, merdivenler, çanak-çömlek, evlerin taştan yapma bölümleri şekillendirilmiş duvarlar, pencereleri vs. hersey kaba taştan dizilip şekillendirilerek oyulmuş hatta bazı bölgeler yüksekte merdivenler vs. insa edilmiş baya. ancak belgesellerde görülebilecek cinsten bişeydi yani, tabi bikac hafta sonra tekrar ordan gectigimde hepsinin doldurulup kapatıldıgını ve üzerine yol inşa edildigini gördüm. simdi binlerce araba geciyo hergün o eserlerin üstünden. tabi bu olay hicbi sekilde duyulmadı cünkü bütün kazı sahası yaklasık 2mt. yükseklikte demirlerle cevriliydi ben merak edip bikaç taş vs. dizip cıkıp bakmıstım kacak kacak