Kitaplar raflara veda ediyor!

Tozlu raflarda duran uzun süre el değmemiş kitaplar, artık raflarda da barınamayacak...

Okumak için: https://www.chip.com.tr/konu/kita ... a-ediyor_21182.html

Resimlerle: Servet harcamaktan kurtaracak 10 multimedya aracı

Elektronik kitap okuyucularının çokca satıldığı bugünlerde, kitapların elektronik ortama geçişiyle ilgili önemli bir haber de Stanford Üniversitesi'nden geldi. Stanford Üniversitesi'nde yeni açılacak mühendislik kütüphanesinde, daha önce olduğunda %85 daha az kitap olacak.

Yerine geçeceği kütüphanede bulunan 60 bin adet kitabın yalnızca dijital ortamda bulunacağı yeni kütüphane, kitapsız bir gelecek için atılmış büyük bir adım. Böyle bir çözüm yoluna başvurulmasının nedeni ise kütüphanecilerin yaptığı araştırma. Bu araştırmaya göre öğrenciler kitapların fiziksel kopyaları yerine dijital kopyalarını incelemeyi tercih ediyorlar.

Tabii ki yeni açılacak kütüphane tamamen fiziksel kopyasız olmayacak, kütüphanede 10 bin adet kitap bulunacak.

Tüm konu: Kitaplar raflara veda ediyor!

Resimlerle: Servet harcamaktan kurtaracak 10 multimedya aracı

Kaynak: www.chip.com.tr

Tartışıyoruz: Dijital kitaplar, ciltlerin yerini tutabilir mi?

Aslında artık devlet içi gereksiz yazışmaların, bankalardaki saçma sapan çıktıların, yazılı gazetelerin ve kitapların yavaş yavaş kalkmaları lazım ortadan. Hem ağaç katliamı, hem de gelişen teknoloji sayesinde herşeyi internette bulmak mümkün. Misal, 2 seneden fazla bir süredir gazete almıyorum evime. Tüm olan olayları canlı olarak internetten takip edebiliyorum ve hem kilolarca gazete çöpüm azaldı kapımın önündeki, hem de ek bütçeye sahip olabildim.

Tartışmalarda kağıdın yerini tutmaz, vs.. vs.. denilecek muhakkak ama bundan 30-35 sene sonra eminim ki yazılı birşey ortada kalmamasının yanında, ihtiyaç bile duyulmayacak, hatta dedelerimiz gözlerini sulandıra sulandıra bu kağıtları okuyorlarmış vakti zamanında, bir ton da ağaç kesilmiş o yüzden diye konuşacak torunlarımız. Hemen olmasa bile sanıyorum yaşlılığımızda göreceğiz; böyle tartışmalar çıkıyordu vakti zamanında, ne kadar geriymişiz o zamanlarda diyeceğiz :)