Dikkat : Buradaki metinde anlatılan tarihi olaylar Medieval II Total war adlı bir bilgisayar oyununda yaşanmış bir oyun macerası olup gerçek tarih ile bir alakaları yoktur. :) Baştan bunu söyleyeyim de Tarihi çarpıtma yaptığım zannedilmesin :D
------------------------------------
Tüm Avrupa'nın Haçlı orduları? Moğollar? Timur? Hepsini unutun :)
Cihan-ı Osmani, Türkler; Tüm Cihanın tek imparatorluğu :)
Tam 408 Tur sürdü maceramız.. Önce küçük bir beylik iken, anadolu'daki küçük Rebels şeklinde dağınık halde bulunan Türk beyliklerini tek sancak altına alarak Anadolu birliğini tamamladık. Tüm anadolunun önünde ve Avrupaya girişimizde önümüzde bir kazık gibi duran Costantinople (Istanbul'u) Aldıktan sonra bu fethi Thesselonica (Selanik) Corinth, Iraklion (Girit Adası) Ve Rhodoes (Rodos Adası) Fetihleri izledi ve böylece Avrupa kapıları aralandı. Ancak Tam bu sırada bize gelen bir haber Avrupa ile olacak ilişkilerimize ve Avrupadaki ilerleyişimize gölge düşürdü. Asya steplerinden, Uzak doğunun köşelerindeki Moğolistan'dan Istilacı sürüler Kafkaslara doğru yola çıkmışlardı. Böylece Ağırlığu Tiflis'e vererek Ordular kurduk ve bu istilacıları beklemeye başladık. Orduları büyüttükçe Askeriye'den kaynaklanan bütçe sorunu tavan yaptı ve bizi Batı'da zorlamaya başladı. Avrupa ile ilgilenemiyorduk. Moğollar Tiflis'i asla geçemedi. Tiflis'te efsanevi Türk zaferleri çalkalandıkça Avrupa'nın saygın devletleri arasında bize savaş açanların yürekleri titriyor ve hepsi topyekün bize barış teklifleri ile geliyordu. Daha sonra moğol akınları durdu ve tiflis garanti altına alındı. Moğollar ile çatışmalar yer yer aralıklarla devam etti ancak Tiflis hayalleri hep moğol bozgunları ile sonuçlandı. Ta'ki yeni bir hastalık ortaya çıkıncaya kadar. Bu yeni hastalığın Adı ise Büyük Timur Istilasıydı. Timur'un geleceği haberi yayılır yayılmaz Musul ve Bağdat'ta tam seferberlik ilan edildi. Amaç: Timur'u mezopotamya'ya adım attığı anda toprak ele geçirmesine müsaade etmeden def etmekti. Ama bu kolay olmayacaktı. Çünkü Timur'un orduları moğollardan kat kat güçlü, çok daha düzenli ve taktik anlayışı daha iyiydi. Ayrıca Asya'dan getirilen üzerleri kücük toplar (bombard) ile desteklenmiş Filler karşısına çıkan ordular için felaketti. Timur'un ilk 2 ordusu mezopotamya'ya giriş yaptığı anda Musul ve Bağdat'ta 3 adet zırh upgrade'leri yapılmış Kahraman Türk Orduları ile Timur'un beklemediği bir saldırı başlattık. 3 taraftan kuşatılan Timur'un 2 ordusu başında bulunan cengaver generalleri ile birlikte bozguna uğrayarak yok oldular. Ama bu henüz hiçbirşeydi. Ancak bu büyük Türk zaferi gelecek için umutları körükledi ve Türkler'in gücünü zamanın en büyük ordularından olan Timur ordularına ispatladı. Ama herşey daha yeni başlıyordu. Timur'a ait 2 yeni ordu Musul çevresinden, 4 Yeni ordu da Bağdat çevresinden Mezopotamya'ya peşpeşe girdiler. Onların geldiği andaki mevcut Türk gücü 5 Full Orduya ulaşmıştı. Timur, Mezopotamya'nın iç kesimlerine doğru ordularını yanyana yürütmeye başlar başlamaz Timur'un geçebileceği tüm geçiş yolları ve köprüler 5 Türk Ordusu Tarafından Tutuldu. Ancak bu 5 Ordu, Timur ordularını ancak püskürtebiliyor, Onları yok edecek güce muvaffak olamıyordu. Çünkü Timur orduları topyekün birlikte hareket ettiğinden 6 adet ordu birlikte dev bir ordu gibi ilerliyordu. Öyle ki ekranın sol alt köşesindeki küçük Harita üzerinde bile koca bir Nokta şeklinde onların bulunduğu yer görünüyor, Bu noktaya mouse ile geldiğinizde (Timurids) olarak onları gösteriyordu. Türk orduları ise Timur'un geçme ihtimali olan köprüleri parça parça Tuttuğundan 6 Orduya karşı yetersiz kalıyordu. Tür ordularının takviyeye ihtiyacı vardı. Bu durumda hemen daha önce Mısır'dan alınmış olan Acre(Akra Kalesi), Aleppo, Adana, Antioch(Antakya), Edessa, Jarusalem(Kudüs)'ten Takviye güçler üretilip Bağdat ve Musul'a sevk edilmeye başlandı. Tam 110 Turn boyunca Avrupa'daki sınırlarımız Istanbul, Thesselonica ve Corinth olarak kaldı. Timur'un gelişini Başta Moğollar Fırsat bilerek Tiflisi zorlamayı tekrar denediler ancak tüm fedakarlıkları gösteren şanlı ordularımız çok kayıp vermemize rağmen beyaz bayrak açmadan son adama kadar savaşma azmiyle Moğolları tekrar Püskürttü. Ancak Tiflis zayıfladıkça yeniden askeri üretim yapıp orduyu toparlamak ta çok zor hale gelmeye başlamıştı. Bu yüzden Yerevan(Erivan) ve Treibzond(Trabzon)'dan da destek ufak ufak birlikler ile Tifliste oluşan güç açığı zorluklarla kapatılmaya çalışılıyordu. Bütün bunlarla beraber Avrupa'da Macaristan ve Venedik müttefik olup Ardı Ardına Thesselonica ve Corinth'e saldırmaya başladılar. Türk orduları her yandan 3 cepheye kan pompalamaya çalışıyordu. Bunun ekonomiye etkisi de çok ağır olmaktaydı. Uzun süre boyunca ekonomik gelişim aksamalar gösterdi. Şehirlerde isyan çıkmaması için her şehirde inşaat işleri sürdürülüyor, orduların gelişimi ile ekonomik gelişim orantılı şekilde yapılmaya çalışılıyordu. Timur'un gelişi ve bunu fırsat bilen diğer devletler Türkler üzerine her koldan saldırıya geçmişlerdi. Sonunda kafkaslarda bir felaket yaşandı ve Tiflis tüm seferberliklere rağmen kaybedildi. Moğollar Kafkaslar ile anadolu arasındaki tek kapı olan Tiflis'i almayı başarmışlardı. Bu Türkler için bir felaket olmuştu. Çünkü Tiflis öyle bir konumda idi ki, Orası kaybedilince Anadolunun kapıları ardına kadar moğol istilasına açık kaldı. Batı'da da bu felaketlerin üzerine bir tuz biber olarak Thesselonica kaybedildi. Venedik güçlü ordular ile gelmiş ve buraya güç yetiştirediğimiz için iki adet venedik ordusunu püskürtmeyi başaramayarak şehri kaptırmıştık. Bu korkunç olayı Papa'nın Istanbul'a haçlı seferi başlatması ve Tüm Avrupa'yı tek bayrak altında istanbul'a savaşmaya çağırması izleyerek devam etti. Karanlık bir döneme girilmişti. Artık tüm dünya Haçlılar'ın önce Istanbul'u alacağını, Moğollar'ın Tiflis Üzerinden Anadolu'nun içlerinde ilerleyerek Anadoluyu tamamen istila edeceğini, Doğu'da da güçsüz düşecek olan Türkler'in Timur'a teslim olarak tarihe veda edip sahneden silineceğini beklemeye başlamıştı. Tüm yaşananlar bunu gösteriyordu. Tüm bu durum gözden geçirildi. Doğudaki 5 Türk ordusunun bir araya gelip köprüleri bırakması ve taarruza geçmesi planlandı. Daha önce Acre(Akra Kalesi), Aleppo, Adana, Antioch(Antakya), Edessa, Jarusalem(Kudüs)'ten üretilmiş olan tüm takviye güçler doğuya yardım etmek üzere yola çıkarıldı. Amaç: Destek güçleri doğuya ulaşana kadar Timur ordularına karşı oyalama savaşları yapmak ve destek ulaşınca topyekün taarruz'a geçmekti. Kuzeyde Ise Trabzon ve Erivan'daki tüm güçler ne pahasına olursa olsun şehirler tamamen boşaltılarak Tiflis'te bir araya getirildi. Şehirlerin isyan etme olasılığına karşılık vergiler en aşağıya düşürüldü. Tiflis'te Toplanan şehir askerlerinden oluşan 2 kolordu birleştirilerek bir düzenli ordu güç bela toparlanabildi ve Tiflis işgal edildi. Moğollar istila tarzında 3-5 orudunu birden Tiflis'e henüz göndermemişken Tiflis'i geri almak şarttı. İşgalden 1 Turn sonra Tiflis savaşı başladı ve Çok kayıp verilmesine rağmen Fedakarlıklar ile Tiflis Moğollardan geri alındı. Bu zafer doğuda umutları tekrar yeşermişti. Tiflis hemen ardından Retrain edilerek Moğollar gelmeden eski gücüne kavuşturulmak için her şey yapıldı. Bu arada Timur Orduları oyalanırken yolda olan destek birlikleri doğuya ulaştılar ve Ordular ile birleştirildiler. Başlarına Command gücü generaller de atandı. Hatta Bir orduya Bizzat Faction Leader atanarak ordu komutası verildi. 5 Türk Ordusundan 1 ordu Timur'un 2 ordusunu istila sürüsünden ayırıp Farklı bir yöne çekmeye başarmıştı. Böylece 4 Türk Ordusuna Karşı 4 Timur ordusu Musul Yakınlarında daha çok çöle benzeyen bir vadide karşı karşıya geldiler. Türkler'in ve Timur'un Ordularından sadece 1 tanesi en az 1500 Kişiden oluşmaktaydı. Medieval Oyunu tarihinde belkide görülmemiş denli kalabalık bir savaş'ı yaşamanın verdiği heyecan en üst seviyedeydi. İki taraftan Yaklaşık 6000 Kişilik ordularla 12000 Kişi savaş meydanında toplanmış ve karşı karşıya gelmişlerdi. Türkler'in ve Timur'un 4 Ordusu aynı anda Taarruz'a geçerek birbirlerine doğru koşmaya başladılar. Tarihte çok daha fazla sayı ile yapılmış olan, Timur ve Yıldırım bayezid arasında geçen büyük savaşı PC'de 12000 Kişilik iki devasa ordu ile Monitör'de yapmak korkunç bir histi. Savaı yaparken yer yer FPS'nin düştüğü oldu ama PC güçlü oldugundan oyunu zorlayacak denli büyük takılmalar yaşanmadı. 12000 Kişinin aynı anda taarruz ederken 5+1 Ses sistemiyle evimdeki odayı deprem olurcasına sallaması ve içerideki Tüm ev halkını odaya taarruz ettirmeyi başarması en az muharebe kadar korkunçtu :D Dev savaş Normal zaman dilimi ile 2 saatten uzun sürdü. iki ordunun da birbirine ağır zayiatlar yaşattığı savaşta Üstünlük ve stratejik tepeler, cepheler çok kez el değiştirdi. Türkler'in okçu süvarileri Timurunki'lere Kan kusarken, Timur'un Filleri Türk Okçu Sipahileri için adeta felaketti. Filleri Halbert, Saracen ve Janissarie (Yeniçeri) birlikleri ile mızrak manyağı yaparken ve yavaş yavaş etkili olmaya başlarken Timur'un Zırhlı Okçu piyadeleri de bizim piyadelerimizin başına bela olmuştu. Çünkü Timur'un zırhlı okçu piyadeleri hem çok uzun menzilli ve çok etkili oklara sahiptiler, oklarını direkt değil de yukarıdan falsolu bile fırlatsalar çok etkili olabiliyorlar, Kılıç çekince Avrupa'daki en büyük devletlerin piyadelerinden çok daha iyi bir piyade gibi savaşabiliyorlar, ayrıca sağlam zırhları sayesinde kolay kolay düşmüyorlardı. Süvariye karşı bile etkililerdi. Piyadelerimizin Timur'un bu Bela okçuları ile başı dertte iken Mızraklı Sipahi Lancers'ler ile okçu Piyadelere Charce(Taarruz) ederek püskürttük. Ancak Daha sonra Timur'un Family Member(Generaller)'inin Bodyguard Süvari birlikleri de Bizim Sipahi Lancers'lerimize taarruz ettiler. Buna Karşılık Biz de Family Member Bodyguard Süvari birliklerini çarpışmaya sürdük, Daha sonra Timur'un Khan(Kağan)'ı yani Timur'un Bizzat kendisi ve Bizim Faction Leader'imiz bizzat karşı karşı gelerek cenk ettiler. Timur The Pious ismi ile nam salmış ve Faction Leader'imizle kapışan Timur tek başına birçok piyade ve süvari birliğimize beyaz bayrak açtırmayı başardı. Ancak son mukavemet güçlerimizle Timur'un üzerine akınlarımızı asla durdurmadık. Sonunda Büyük Cihangir Timur'un atının ayağı sürçerek düştü ve Kahraman Türk süvarilerinin altında ezilerek öldü. onun düşüşü Timur ordularının düşüşü oldu. Timur'un ordusundaki tüm birlikler ardı ardına beyaz bayraklar açarak bozulmaya başladı. Sonunda dört bir yanda çarpışmalar devam ederken tam 2 saatin sonunda Timur'un 4 ordusu bozguna uğrayarak savaş alanından kaçmaya başladı. Kaçan Timur askerlerinin çok büyük bölümü Türk Süvarilerince takip edilerek muharebe alanının sınırının dışına çıkamadan ezildi ve imha edildi. Böylece Medieval II Tarihinde yapmış oldugum en Büyük savaş Türklerin Mutlak zaferi ile sona ermiş oldu. Timur'un 6000 Askerinden çok az bir bölümü ölmeden ve esir düşmeden canlı olarak kurtulmuştu. Bizim 6000 Askerimiz'in de çok büyük bir bölümü kayıp verilmiş ve 4 ordudaki asker sayımız üç haneli rakamlara düşerek 300-400 civarında kalmıştı. Buna Rağmen savaş sonunda haklı olarak ''Heroic Victory'' yazısı belirdi. Çünkü savaşa girilirken bize çok az galibiyet şansı veriliyordu. Bu zafer Türkler'in yeniden doğuşu oldu. Bu zafer Doğudaki hakimiyeti garantiledi. Timur'un bu şekilde mağlup olmasından sonra Batıya tekrar yönelme fırsatı bulup kaybedilen Thessalonica Venedik'ten geri alındı. Ayrıca Istanbul'dan ve Nicea(Iznik)'ten ordular üretip arka arkaya macarlara ait olan Sofia, Bükreş ve Bran fethedilerek Macar'lara büyük bir darbe indirildi. Bir ordumuz tarafından Asıl Timur ordularından koparılarak farklı bir yöne çekilen 2 Timur ordusu da Sağlam kalan ordumuzla yukarıdaki 4 ordu retrain edilip birleştirilerek ve Musul'dan 3 Ordu daha gönderilerek taarruz ettik ve Timur'un son artıklarını geldiği yere, Asya steplerine geri postaladık. Ve bu olay geride zaferimizin şu fotoğraflarını bıraktı: (Bkz.Alttaki resimler) :)
Resim : Timur'un kalan son 2 ordusu Türk ordularınca her yandan sarılarak kıstırılmış şekilde :)
Timur'un sonu :)
Timur'un Türklere karşı mağlubiyeti ve Mezopotamya'dan bir parça toprak, kale veya şehir ele geçiremeden Türk ordularınca bozguna uğratılıp yok edilmesi tüm dünyayı titretti. Tiflis'teki moğol saldırıları durdu. Thesselonica'dan sonra Sofia, Bükreş ve Bran'ın Macarlar'dan alınması ve Macarların bu kadar kısa sürede saf dışı bırakılması Avrupa'yı dehşete düşürmüştü. Papa hemen diplomatlar gönderip saygılarını sundu ve barış teklifinde bulundu. Papanın bu teklifinin kabulü ile beraber Istanbul'a karşı başlatılması kararlaştırılan büyük haçlı seferi de Papa'nın seferi iptal etmesi ile daha başlayamadan tarihe karışıp yok oldu. Haçlı seferini zamanında kabul edipte Türklere savaş açan birçok Avrupa devleti de bir bir elçilerini göndererek Timur gibi bir Cihangir'i Mezopotamya'da tek bir toprak parçası alamadan yok eden Osmanlı Imparatorluğu’na saygılarını sunarak barış teklifi ettiler. Bu teklifler karşılıksız olarak kabul edildi ve Avrupa devletleri bağışlandı. Bağdat ve Musul çevresinde Timur’a ait herhangi bir tehdit unsuru artık kalmadığından dolayı burada güçlü olarak kalan ordularımızdan bazıları Tiflis’e, bir kısmı Avrupa’ya yola çıkmak için Akdeniz’den deniz yoluyla Avrupa’ya gönderildi. Retrain edilmesi çok uzun sürmesi muhtemel birçok birlik de terhis edildi. Böylece terhis işlemleri ile ekonomiye büyük bir ferahlama geldi. Üretim ve Ticaret eskisinden daha da iyi şekilde işlemeye başladı. Güneyden Tiflis’e ulaşan ordularla Tiflis güvence altına alındı ve burada uzun bir yığnak başladı. Bu arada Avrupa’daki mevcut topraklarımız güçlendirildi. Bir süre sonra Venedik ve Macaristan tekrar birleşip barışı bozarak Thesselonica ve Sofia’ya saldırıya geçtiler. Ancak Batı’da artık çok daha güçlü olan Osmanlı orduları bu saldırıları püskürttü. Henüz Avrupa’da fetih girişimine kalkışmamayı, Önce Moğolları saf dışı bırakmayı düşündük. Bu yüzden Tiflis’teki yığınak hat safhaya çıkarıldı ve 10’a yakın büyük ordu ile Kafkaslara açıldık. Moğollar o zamana kadar Kafkaslardan Rusya’ya kadar ilerlemiş, Ruslar’ı Faction Destroy (Tarihten silip) edip Kafkasya’dan Polonya’ya kadar büyük bir Imparatorluk kurmuşlardı. Yukarıdaki haritalarda Moğol Imparatorluğu’nun Istila ettiği yerleri görebilirsiniz. (Haritada Bej renkli olan bölgeler) Tiflis’ten Kafkasya’ya 10 ordu ile giren Imparatorluğumuzla hızla Moğolları Polonya sınırına doğru kıstırmaya başladık. Çok kanlı savaşlar yaşandı. Ancak Moğollar’ın da sonu Şanlı Türk Orduları tarafından yazıldı. Son olarak Moskova’da Imha edilerek yok oldular. Ardından bu bölgedeki güçlerimizin hepsini batıya kaydırdık. Oyunda bir prensip belirleyip aldığımız hiçbir şehri yağma etmedik, halkı kılıçtan geçirmedik. Tüm şehirleri Occupy ile halka dokunmadan aldık. Savaştığımız ordulardan hiçbirinden aldığımız esirleri kılıçtan geçirmedik. Bazı özel durumlar hariç.. Çoğunu Ransom ederek para karşılığı veya Relese ile karşılıksız serbest bırakarak saldık. Oyunda hep iyi ve Merhametli bir Imparatorluk imajı çizdik. Ancak burada yaşadığımız tuhaf bir olayı sizlerle paylaşmak istiyorum belki bunu başkası yaşamamıştır oyun tarihi boyunca. Papalık normalde Roma bölgesinden hiç çıkmazdı ve asla biryerleri fethetmek için sefere çıkmazdı. Ama Avrupa’da ne olduysa Papalık önce Milan devletini işgallerle ve fetihlerle yok etti, Fransızları ve Holy Roman (Almanları)’ı da aforoz edip bazı şehirlerini alarak güçsüz durumda bıraktı. Orta Avrupaya Hakim oldu. Daha sonra Haçlı seferi ile Kuzey Afrika’daki Tunis’i aldı. Ordan Doğuya kadar ilerleyip Alexandria (Iskenderiye) ve Cairo (Kahire) kapılarına dayandı ve Bizimle burun buruna geldi. Iskenderiye ve Kahire bizim kontrolümüzde idi. Daha sonra Papalık yapabileceği en büyük hatayı yaparak Kahire’yi işgal etti ve bize savaş açtı. Avrupa’da bu kadar ilerlemesi onu şımartmış olsa gerek ki bizim gibi bir Imparatorluğa elinde kılıçlarla girdi #61514; Kahire’de ağır bir yenilgiye uğrayıp geri çekilirken Ordularımız tarafından takip edildi ve Tunisle beraber 2 şehrini kaybederek Afrika kıtasına ve Mezopotamya’ya veda etti #61514; Daha sonra Tunis’ten Cagliari’ye deniz yoluyla bir çıkartma yaparak bu stratejik önemi büyük kaleyi Papa’nın elinden kolayca aldık. Ordan da hemen üstteki ada olan Ajjacio’yu.. Bu da Italya seferinin başlangıcıydı. Oyunda bizi hayal kırıklığına uğratmayan tek devlet Sicilya oldu. Oyunun henüz başlarında müttefik oldugumuz bu ülke bizi asla arkadan vurmadı ve delikanlıca politikalar izledi. Venedik ve Macaristan bize savaş açtığında Sicilya bizim yanımızda yer alıp Venedik ve Macaristan’a kafa tutarken, Papa’nın haçlı çağrısına da hiçbir zaman bize karşı katılmadı. Papa kahire’yi işgal ettiğinde Sicilya’da Roma’yı işgal ederek Papa’ya misilleme yaptı ve Türklere karşı olan dostluğunu ispatlayan tek hristiyan kardeş ülke olarak tarihe geçti #61514; Ancak Sicilya Sahip oldugu Napels(Napoli) ve Palermo şehirleri ile iki şehre sahip küçük bir devletti. Roma seferinden başarısızlık ile çıktı. Her ne kadar Roma’yı saf dışı bırakıp Sicilya’yı Papalığa karşı korumak istediysek te Papa’nın bizi Tunis ve Cagliari’de zorlamasıyla Sicilya’ya yetişmeyi başaramadık. Papa 2 güçlü saldırı ve fetih ile Sicilya’yı tarihten sildi ve Sicilya “Faction Destroy” oldu. Biz de bunun üzerine Palermo, Napels ve Roma’ya 3 farklı koldan çıkarak Italya’da Çizmeye adım attık :) Roma’yı (Papalık’ın Başkenti) aldık. Papa, Şahsi olarak Roma ordusunda general olarak rol aldı ve Ordusuyla beraber yok olup öldü :) Yeni seçilen Papa Roma’ya birdaha yaklaşamadı :D Aynı arada Venediğin başkentine girdik ve Venedik şehrini alarak bu ülkeyi kendimize bağladık. Bu seferleri Avrupa seferleri izledi. Papa ile beraber birleşip tek güç olan Avrupa’nın tüm devletleriyle çok sayıda çarpışmaya girdik. Bizi en çok zorlayan ülkeler Ingiltere ve Ispanya oldu. Ispanya’nın kara ordularına karşı kolay galip gelirken Ispanyol Gemileri Donanmalarımızın başının belasıydı. Deniz savaşlarında Ispanya Kara ordularına nazaran çok üstündü. Papalığın Orta Avrupa’daki tüm şehirlerini fethettikten sonra Önce Polonya, Sonra Almanya peş peşe Türklere katıldı ve Faction Destroy oldular. Bunu Britanya ve Iskandinavya seferi Izledi. Önce Danimarka Sonra Ingilizler Osmanlıya boyun eğdiler :) Oyunda en son Osmanlılar’a katılan devlet Ispanya oldu. Tüm Avrupa, Mezopotamya ve Kafkasya, kısaca Eski dünya olarak bilinen heryer Türk hakimiyetine girmişti. Daha sonra Baglah adlı gemilerimizle Harita’nın görünmeyen köşelerindeki açık denizlerde ve okyanuslarda yol aldık. Amerika’nın izlerini keşfeden ülke olarak tarihe adımızı yazdırdık :) Burada önce Karayipleri fethettik. Daha sonra yerli bir halk olan Aztec Imparatorluğu ile çok uzun olmayan bir savaş döneminden sonra Amerika’nın tüm sahillerini de Fethettik ve Oyunu Dünya Fatihi olarak tamamladık :D
Yazının uzunluğundan dolayı daha burada anlatmadığım nice büyük zaferler ile, ilginç olaylar ile 408 Turluk (408 YIL oluyor oyunda) uzun bir oyun keyfi yaşadık. Total War serisi bana göre strateji türünün kralıdır. Hepinize iyi oyunlar dilerim. Empire Total War’da Eski ve Yeni dünya topraklarında 1700’lü yıllarda görüşmek üzere. Sağlıcakla Kalın…
Lord Erhan The Holy Warrior / The Turks
:)
Not: Oyunda Türklerle bunları başaran başka arkadaşlar varsa bizimle resimli olarak bunu paylaşmalarını rica ederiz. Bu arada Oyunu zorluk seviyesi olarak ''Very Hard'' (Çok zor) ayarları ile oynadık..
Sağlıcakla kalın.. Bye ;)
DİYECEK KELİME BULAMIYORUM..HARİKA YAZMIŞIN.
BUNU BAŞKA AÇILAN BİR FORMDAN ALINTI OLARAK KOYDUM..