şehirler arası otobüs yolculuklarını bir dönem sık yapardım. hatta ekvatoru iki defa dolanacak kadar otobüs yolculuğu yaptım diyebilirim. ege'de hizmet veren büyük-küçük ne kadar firma varsa çoğunu kullanmışımdır.
bu ilgili şirketin hikayesini bilmeyen yoktur zaten. hayatımda mecbur kalıp da bindiğim 5 sefer var. dördünde yolculuklarda ya probleme denk geldim ya da böyle atarlı-giderli tiplere. özellikle bir seferinde bir kavga ortasına düştüm ki... o son oldu zaten.
her otobüs olayında söylüyorum, bu adilerin sorumlusu firmalar. şoförü de dahil olmak üzere kadınlara imalı laflar eden mi dersin, gözleriyle ve hareketleriyle taciz edenler mi dersin, bir şey sorduğunda atarlı-giderli konuşan mı dersin, tek görevi servis yapıp bilet kontrol etmek olan muavinin sinirli iş yapması mı dersin... dersin de dersin. bunlar ne işlerine ne de kendilerine saygısı olan insanlar. ekmek yedikleri yere saygıları olmaz ama sorsan ekmek parası diye fakir edebiyatını da anında yapar bu tipler.
yalnız sadece bu firma mı böyle? hayır değil. evet bu firma komple çöp. ama diğer firmalarda da böylelerine denk gelmişsinizdir muhakkak. işte denk gelinen ve kötü anılar yaşadığınız bu otobüsler, iddia ediyorum ki %90 ihtimalle şahıs otobüsü ya da şahıs aracı denilen belalardır. dedim ya bir ara sürekli yolculuk yapardım diye. sürekli kullandığım bir firmada o güzergahta bulunan tüm şahıs otobüslerini ezberlemiştim. hangisi şirket otobüsü, hangisi şahıs otobüsü bilirdim. saatleri genelde aynı olurdu. plakalarını ve görevlilerini de ezberlemiştim. mesela sık kullandığım firmanın 45 plakalı aracını beynime kazımıştım. eğer o gün, bu aracın sefer saati yorgunluktan aklımdan çıkmadıysa, onun sefer saatinden yarım saat sonrasına bilet alırdım. eğer unutmuşsam mecbur biner ve gerginliğin alasını yaşardım. bu araçların denetimi, firmalarla anlaşmaları nedir ne değildir tam bilmiyorum ama ne kadar şikayet edersen et şahıs otobüslerine bir halt olmuyor. bunlar da meydanı boş bulup şiddet-sapıklık-sorun ne varsa ortaya döküyorlar. arada şahıs aracı çalışanı olup da düzgün olan vardır belki ama bildiklerimde ne yazık ki alayı böyleydi. firmadan birine bunlar necidir diye sorduğumda "personel firmanın, şahısla alakası yok." demişti. lan madem öyle niye tutuyorsunuz bu tip adamları? ya sizin personeliniz olduğunu söyleyip yalan söylüyorsunuz (nedense artık) ve bunlara karışmıyorsunuz, ya da sizin personeliniz ama şikayetleri sallamıyorsunuz. bu durumlardan hangisi daha kötü bilemedim.
nasıl beceriyorlar bilmiyorum ama aha da bu türkiye'nin her yerine gidiyor ve daha ucuz diye tercih edilen firmanın kedisi komple facia. çoğu mu şahıs aracıdır nedir artık... herkes allah'a emanet yolculuk yapıyor.
son zamanlarda bu tip adilerin sayısı gittikçe arttı. zaten sözlükte de bu adileri savunabilecek, kadınları her taciz olayında suçlayabilecek kadar kansız insanlar dolu. ne bitmez kadın düşmanlığınız varmış arkadaş? sizi analarınız mı doğurdu yoksa ışınlanarak başka gezegenden mi geldiniz dünyaya? nedir yani bu mantalite? neyin savunması bu anlamıyorum ki... ulan bu adi herifi avukatı bile zor savunur. tiksinerek savunur. sizin gibi insanları hukukçu yapsak memlekette psikolojisi sağlam kadın-adam kalmayacak demek ki. ortalık hayvanat bahçesine dönecek. allah insanları sizin gibi mahlukların elinden korusun.